
İngilizce Telaffuzu Geliştirmek için Şarkılar: 6 Mükemmel İngilizce Şarkı
Ana dilin gibi İngilizce konuşmak mı istiyorsun?
Şarkıyı söylemeyi dene!
İngilizce şarkıların içine gizlenmiş mükemmel kelimeler, gramer dersleri ve öğrenebileceğin eğlenceli deyimler olduğunu zaten biliyorsun.
Fakat İngilizce telaffuzu geliştirmek için şarkılar da harika birer araç olabilirler.
İngilizce akıcılık için gizli bir silah seçebilseydim bunun telaffuz olmasını söylerdim. Doğru telaffuz, yanlış anlamalar ve tekrarlar olmadan fikirlerini başarılı bir şekilde iletmeni sağlar. Başarılı bir iletişim, öğrendiğin dille ilgilidir.
Yine de bir şekilde İngilizce telaffuz, sınıfta sıklıkla göz ardı ediliyor. Çalışmalar gösteriyor ki İngilizce öğretmenlerinin yüzde 40’ı hiç telaffuz öğretmiyor.
Neden, söyleyebilir misin? Düzgün İngilizce telaffuza odaklanmak her bir öğrenci ile tek tek pratik yapmak çok fazla zaman ayırmayı gerektirdiği için olabilir. Sınıftaki öğrencilerin ve çoğu öğretmenlerin bu kadar vakti yok. Çoğu öğretmen kısıtlı zamanlarını gramer ve kelime bilgisi çalışmak üzere değerlendirmeyi tercih ediyor.
Bu noktada İngilizce şarkılar devreye giriyor. Bu akılda kalıcı şarkılar telaffuz derslerini eğlenceli hale getiriyor ve kendi kendine telaffuza hakim olmanı sağlıyor. İngilizce şarkılar, çok zaman almazlar fakat sana pek çok önemli kavramı öğretirler ve öğrenmeye karşı motive olmanı sağlarlar.
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
İngilizce Öğrenenler için Telaffuz Neden Önemli?
İlk olarak kötü bir telaffuza sahip olmak, utanmana veya İngilizce konuşurken kendini rahat hissetmemene sebep olabilir. Bir konuşma etkinliğine katılmanı daha güç hale getirebilir bu da senin açık bir şekilde geri kalmanı sağlar. İngilizce telaffuzunun kötü olduğunun farkında olan öğrenciler sıklıkla dil becerilerini geliştirme noktasında motivasyon kaybına uğrarlar.
İkinci olarak, her bir İngilizce gramer kuralında uzmanlaşmış olsan, çok fazla kelime bilgin olsa bile kötü telaffuz, bazı tehlikeli yanlış anlamalar sebep olabilir.
En iyi arkadaşımla anlaşmazlığa düştüğüm deniz kenarındaki o yaz tatili hiç unutmayacağım. “What a beautiful beach over there! – Orada ne güzel bir plaj var” dedim diye arkadaşım birden sinirlendi ve beni “How dare you! That’s my sister you’re talking about. – Buna nasıl cüret edersin, bahsettiğin benim kız kardeşim!” diyerek beni payladı.
Görüyorsun, telaffuzum yüzünden, tamamen başka bir anlama gelen (“witch…” kelimesiyle kafiye oluşturan oldukça onur kırıcı bir İngilizce kelime) kelimeyi kız kardeşine söylediğimi sandı.
Sonuç olarak İngilizce öğrenmeye yönelik motivasyonun mesleki kariyerinde ilerlemek ise çok sık olan kötü telaffuza bağlı aksan ve dil ayrımı (language discrimination – bir kişiye ana dili veya dil becerilerinden dolayı yapılan ayrımcılık) vakalarını bilmek isteyebilirsin. Bu önemli bir sorun olarak durmakta ancak telaffuz pratiği, bu gibi sorunların önüne geçebilir.
Bu nedenle telaffuzunu geliştirmek için zaman ayırman bugün itibariyle her zamankinden daha önemli. Bunu gerçekleştirmek için favori yöntemlerimizden biri, çokça eğlendiğimiz İngilizce şarkılar dinlemek.
Bu göz korkutan söylemi artık bitireceğim ve telaffuzunu geliştirebileceğin şarkılarla devam edeceğim.
İngilizce Telaffuz Alıştırmaları için Şarkılar Nasıl Kullanılır?
İlk olarak şarkıyı tekrar tekrar dinle. Unutma ki dile çok fazla maruz kalman gerekli. Her seferinde – şarkıyı ilk veya yüzüncü dinleyişin olsa bile – bilinçaltın, düşündüğünden daha fazla öğreniyor ve daha fazla şey kapıyor.
Mega hit “Somebody That I Used to Know?” şarkısını hatırla. Radyolarda, barlarda, kulüplerde muhtemelen defalarca duydun. Düşünmeden bu şarkının ne kadarını birlikte söyleyebilirsin? Büyük ihtimalle düşündüğünden daha fazla.
Şarkı sözlerini karıştırmaktan korkuyorsan, özellikle popüler bir şarkıda, çoğu insan bunu fark etmez bile. Hata yapmaktan korkma. Kimse seni dinlemiyormuş gibi şarkı söyle ve eğer şarkının belirli kısımlarını karıştırırsan bunda sorun yok. Eğlenmene bak!
Şarkı sözlerini hatırlamada güçlük yaşıyorsan benim favori ezberleme sırrım: şarkı sözlerinin bir resmi çekip telefonumun duvar kağıdı olarak kaydediyorum. Bunu bir düşün. Telefonuna günde kaç kez bakıyorsun?
İlerledikçe ve geliştikçe şarkının İngilizce karaoke versiyonlarını aramaya başla. Orijinal sesler kaldırıldığı için bu şarkılar özgürce telaffuz pratiği yapmanı sağlar. Şarkı sözleri metin halinde sunulduğu için okuma pratiği de yapabilirsin. Kendi söyleyişini kaydet ve orijinal parça ile karşılaştır.
İngilizce Telaffuzu Geliştirmek için Hatırlaması Kolay 5 Şarkı
Senin açından kolaylaştırmak ve daha eğlenceli hale getirmek için zorluk seviyelerine göre şarkıları böldük bu yüzden İngilizce öğrenmek istiyorum diyen biri olarak ihtiyaçlarını ve hedeflerine uygun olan birini seçip dinleyebilirsin.
“The Sound of Music”den “Do-Re-Mi” (Başlangıç Seviyesi)
Eğer yeni başlayan biri isen bunun gibi bir şarkı ile başlayabilirsin. “Do-Re-Mi”, “The Sound of Music” müzikalinden bir şov şarkısı. Bu, kelimelerin sesiyle ilgili bir şarkı çocuklara göre tasarlandığı için her bir kelime net bir şekilde ifade edilmiş.
Bu şarkıyı dinleyerek öğrenebileceğimiz şeylere birlikte göz atalım. Bazı müzikal notaları, bildiğin İngilizce kelimeler ile bağlayarak öğretiyor. Birlikte şarkıyı söylerken sesli harflere özellikle dikkat et.
Doe: a deer, a female deer.
Doe: geyik, dişi geyik
Ray: a drop of golden sun.
Ray: altın güneşin bir damlası
Me: a name I call myself (the objective first-person pronoun).
Me: kendime verdiğim isim (1. şahış nesne zamiri)
…
Sew: (the verb for) a needle pulling thread.
Sew: iplik çeken bir iğne (buna göre fiil).
Tea: a drink with jam and bread.
Tea: reçel ve ekmek ile bir içecek.
Şarkının da dediği gibi “when you know the notes to sing, you can sing most (almost) anything.” (Şarkı söylemek için notaları bildiğinde hemen hemen her şeyi söyleyebilirsin.)
Ben de bu cümleyi şöyle değiştiriyorum: sesleri bilirsen hemen hemen her şeyi söyleyebilirsin.
“Rent”den “Seasons of Love” (Başlangıç Seviyesi)
Lise yıllarında bir koroda veya müzikalde genellikle bu klasik şarkıyı öğretirler. Bu şarkıyı lisede öğrendiğimi ve kolayca anlaşılalım diye her bir kelimeyi net bir şekilde ifade ettiğimizi hatırlıyorum.
Broadway müzikali “Rent”deki bu şarkı İngilizce sayıları telaffuz etmekte zorlanan herkes için ideal. Koro, “Five hundred twenty-five thousand, six hundred minutes” (beş yüz yirmi beş bin altı yüz dakika – bir yıldaki dakikaların sayısı) dizesini sürekli söylüyor.
İngilizce öğrenmek için bu şarkının harika olmasının bir başka nedeni de şarkı sözlerindeki çeşitli kelimelerin oldukça kolay ve şarkı boyunca sürekli olarak tekrar ediliyor olması. Bilmediğin kelimeler için endişelenmene gerek yok, sadece telaffuza konsantre olabilirsin.
Five hundred twenty five thousand six hundred minutes
Beş yüz yirmi beş bin altı yüz dakika
Five hundred twenty five thousand moments, oh dear
Beş yüz yirmi beş bin an, canım
Five hundred twenty five thousand six hundred minutes
Beş yüz yirmi beş bin altı yüz dakika
How do you measure, measure a year?
Nasıl ölçersin, ölçersin bir yılı?
In daylights, in sunsets
Gün doğumlarında, gün batımlarında
In midnights, in cups of coffee
Gece yarılarında, kahve fincanlarında
In inches, in miles, in laughter, in strife
İnç olarak, mil cinsinden, kahkahayla, didişmeyle
In five hundred twenty five thousand six hundred minutes
Beş yüz yirmi beş bin altı yüz dakikada
How do you measure, a year in the life?
Nasıl ölçersin, hayatta bir yılı?
“The Jungle Book”’dan “The Bare Necessities” (Orta Seviye)
İngilizce telaffuzunu geliştirmek için eski bir Disney şarkısından daha iyi bir şey yok. Çünkü oldukça eğlencelidirler. Takip etmen gereken bir olay vardır bu yüzden sıkılmazsın. Neredeyse tamamı çocuklara yönelik olduğundan kelimeler gün gibi aşikardır. Çoğu kelimeyi zaten biliyor olman büyük bir şans bu yüzden anlamaktan ziyade telaffuz üzerine odaklanabilirsin.
“The Jungle Book,” adlı 1967 yapımı animasyon Disney filmi için Terry Gilkyson tarafından yazılan “The Bare Necessities”, bazı zor sesleri pratik yapmak için ideal bir tekerlemedir Kafiyeli kelimeler (paw/raw veya bear/pear gibi) ve bear/bare gibi homophones (seslendirilişi aynı ama anlamı farklı kelimeler – eş sesli) bulunuyor.
Bu şarkı sözleriyle pratik yapabileceğin her şeyin bir ipucunu sana verdim mi?
Now when you pick a pawpaw
Şimdi papaya topladığında
Or a prickly pear
Veya frenk inciri
And you prick a raw paw
Ve hassas patine diken batırırsın
Well, next time beware
Bir dahaki sefere dikkat et
Don’t pick the prickly pear by the paw
Patinle frenk inciri toplama
When you pick a pear
Armut topladığında
Try to use the claw
Pençeni kullanmayı dene
But you don’t need to use the claw
Fakat pençe kullanmana gerek yok
When you pick a pair of the big pawpaw
Büyük bir çift papaya topladığında
Alanis Morissette’den “Ironic” (Orta Seviye)
Geçmiş zamanda düzenli fiillerin sonunu (ör. ended, packed, died) telaffuz etmek İngilizceyi sonradan öğrenenler için sıklıkla problem oluyor çünkü üç farklı şekilde ( “id, t veya d” olarak) telaffuz ediliyor.
Geçmiş zamandaki düzenli ve düzensiz fillerin çoğunun yer aldığı Alanis Morissette’nin “Ironic” şarkısı, bu zor kelimelerinin nasıl telaffuz yapıldığını pratik yapmak için harika.
Mr. Play It Safe was afraid to fly
Play It Safe Bey uçmaktan korkuyordu
He packed his suitcase and kissed his kids goodbye
Çantasını topladı ve hoşça kal diyerek çocuklarını öptü
He waited his whole damn life to take that flight
Bütün kahrolası hayatı boyunca bu uçuşu bekledi.
And as the plane crashed down he thought
Ve uçak aşağıya düşerken düşündü
“Well isn’t this nice…”
“Peki, bu güzel değil mi…”
And isn’t it ironic… don’t you think?
Ve ironik değilmi … sence?
Weird Al’dan “Word Crimes” (İleri Seviye)
Robin Thicke’nin “Blurred Lines” şarkısına uyarlanan bu şarkı, yazılı ve sözlü İngilizcede insanların yaptığı hatalar üzerine komik esprilerden oluşan akılda kalıcı bir koleksiyon.
Ancak bu şarkıyla ilgili olarak en çok beğendiğim şey gramer dersleri değil de kısaltmaların ve argonun olduğu bir dizenin hemen ardından geldiği nomenclature (terimbilgisi) gibi dil bilimsel ve akademik terimleri telaffuz etmeyi öğrenebilmendir.
Okay, now here’s the deal… I’ll try to educate ya
Tamam, şimdi şöyle yapacağız… sana öğretmeye çalışacağım
Gonna familiarize you with the nomenclature
Seni terimlerle tanıştıracağım
You’ll learn the definitions
Tanımlarını öğreneceksin
Of nouns and prepositions
İsimlerin ve edatların
Literacy’s your mission
Okuryazarlık senin görevin
Sonuç olarak native speakers olanların bile yanlış telaffuz ettiği ve yazdığı bir kelime espresso‘da “x” bulunmadığı gibi ileri düzey öğrenciler için faydalı olacak pek çok ders bu şarkıda var.
İddia ediyorum eğer bu şarkıdaki her kelimeyi düzgün telaffuz edersen dünyadaki pek çok ana dili İngilizce olandan daha iyi İngilizce konuşuyor olacaksın.
Müzik, telaffuzunu geliştirmek için harika ve eğlenceli bir yol sunar. Daha ötesi İngilizce şarkılara kendini maruz bırakman, kendi konuşmalarına bu telaffuz özelliklerini katmana ve doğal olarak dili edinmeni sağlayacak.
İngilizce telaffuzu geliştirmek için şarkılar dinlemenin bir başka nedeni de İngilizce konuşmaya karşı olan stresini ve endişeni azaltmak için etkili bir araç olmasıdır. Şarkı söylemek, İngilizce kelimeleri telaffuz etme yeteneğini ve kendine olan güvenini artırır bu da seni başarılı bir dil öğrencisi haline getirir.
Fakat en iyi kısmını unutma! Artık İngilizce şarkı söyleyebilirsin! Bu müthiş değil mi?
İngilizce telaffuz pratiği yapmak için senin favori şarkın ne? Aşağıda yorumlar kısmında bunu bize iletebilirsin.