
İngilizce Okuma Becerilerini Kendi Başına Etkili Bir Şekilde Geliştirmenin Yolları
Okumak, bir nevi beyin egzersizidir.
Yaptığın işe daha iyi konsantre olmanı sağlayabilir, hafızanı geliştirebilir. Hatta İngilizceni geliştirir.
Evet, bu doğru! İngilizce okumak yeni İngilizce kelimeler öğrenmene yardımcı olur ve sana bilmediğin yapılar öğretir.
İngilizce öğreniyorsan, İngilizce okumak sana çok şey katacaktır!
İnsanlar gevşeyip rahatlamak, bir şeyler öğrenmek veya yalnızca keyif almak için okuyabilirler.
İngilizce öğrenmek için de İngilizce kitaplar okuyabilirsin.
Fakat eğer hala İngilizce öğrenme sürecindeyken İngilizce okumak zor olabilir.
Özellikle de senin için fazlasıyla zor olan materyalleri okuyorsan, okumak hakikaten çok zor bir hal alabilir.
Eğer İngilizce kitapları veya başka materyalleri okumakta zorlanıyorsan, özel dersler veya kurslar alman gerektiğini düşünebilirsin.
Fakat, eğer istemiyorsan, bunu yapmak zorunda değilsin!
İngilizce okuma becerilerini kendi başına da geliştirebilirsin.
Üstelik bunu kendi evinde, boş zamanlarında yapabilirsin.
Tek ihtiyacın olan, sana bu süreçte yardımcı olacak birkaç ipucu.
Şanslısın ki, bu yazıda tam da bunları bulacaksın!
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
Okumaya Hazırlanmak
Okumaya başlamadan önce, hazırlanmak için biraz zaman ayır. Burada, seni okumaya hazırlayacak birkaç adımı sıralayacağız.
İngilizce Okuma Seviyeni Belirle
İngilizce okuma seviyeni bilmek, iyi okuma materyalleri bulup gelişimini takip etmen konusunda sana yardımcı olur.
Okuma seviyeni belirlemenin birkaç farklı yolu var.
Oxford Bookworms (Oxford Kitap Kurtları) testleriyle, hikayelerde eksik bırakılan kelimeleri bulup hikayeleri tamamlayarak okuma seviyeni öğrenebilirsin.
A2Z Home’s Cool internet sitesi de kelime listelerinden faydalanarak okuma seviyeni anlamanın birkaç başka iyi yolunu gösteriyor. Bunlar çocuklarına İngilizce öğreten ebeveynler için hazırlanmış listeler, fakat okuma becerilerini geliştirmeye çalışan herkes için faydalı olabilir.
Seviyenin ne olduğunu tam olarak bilmesen bile, ideal okuma seviyen, anlayarak okuyabildiğin fakat seni birazcık zorlayan metinlerdir.
İngilizce kitap seçmeden önce kitapların okuma seviyesini belirle
Bazı kitaplarda (özellikle çocuk kitaplarında) kitapların okuma seviyesi ile ilgili bilgiler vardır.
Eğer bir kitabın veya yazının okuma seviyesini öğrenmek istiyorsan, seçmeyi düşündüğün kitabın ya da yazının bir ya da birkaç sayfasını bu siteye yükleyebilirsin; bu site sana okuma seviyesi ile ilgili öğrenmek istediğin her şeyi gösterecektir.
Okumak istediğin metin türünü belirle
Yetişkinler için yazılan kitapları mı okuyacaksın, çocuklar için yazılanları mı? Kurgu mu okuayacksın, kurgu dışı mı? Bir işe girebilmek için mi İngilizce öğreniyorsun yoksa arkadaş edinmek için mi? Okumak için doğru materyalleri seçerken tüm bu sorular gayet önemlidir. İlgini çeken ve ingilizce öğrenme amacınla bağdaşan eserleri seçmelisin.
Eğer nereden başlayacağından emin değilsen, kolay İngilizce kitaplar için bu gönderiye bir göz atabilirsin.
Eğer İngilizce klasikleri okumak ilgini çekiyorsa, burada ücretsiz klasik kitapların bir listesini bulabilirsin.
Eğer filmleri seviyorsan, neden filmlere ilham olmuş kitaplar okumuyorsun?
Belki de dergileri tercih ediyorsundur. Magazine Line haberlerden spora, modadan müziğe veya bambaşka şeylere kadar her türlü ilgi alanına hitap eden dergileri bulmak için harika bir site. Burası özellikle de dergi aboneliği için mükemmel çünkü indirimli fiyatlar sunuyor. Eğer üniversite öğrencisiysen, bazı dergilerde ek indirimler de alabilirsin. (Güncel indirimlerle ilgili bilgi almak için ana sayfanın altındaki bağlantıdan öğrenci ve eğitimcilere özel fiyatları görebileceğin “Student and Educator Rates” sayfasını kontrol etmeyi unutma.)
İngilizcen biraz ilerleyince İngilizce şiir bile okuyabilirsin!
Hala ne okuyacağına karar veremedin mi?
Yazın okunacak kitaplar listelerinden herhangi birine göz gezdirebilirsin; mesela New York Halk Kütüphanesi’nin hazırladığı bu listedeki kitaplardan birini seçebilirsin.
Ayrıca, Goodreads ve Amazon gibi sitelerin üyeleri ve kullanıcıları tarafından hazırlanmış kitap listeleri de var. Örneğin, burada gizem ve polisiye sevenler için harika bir liste var, daha fazla çeşitlilik istiyorsan da buraya göz atabilirsin.
Yerel kütüphaneleri ziyaret et… Ya da etme
Bulunduğun bölgedeki kütüphanelerden İngilizce kitaplar ve başka okuma materyalleri temin edebilirsin. Eğer seçenekler seni memnun etmezse, kütüphanenin dijital kaynaklarına bakmayı deneyebilirsin.
Amazon veya Half.com gibi sitelerden de indirimli kitaplar satın alabilirsin.
Türkiye’de hizmet veren İdefix ve Kitapyurdu gibi kitap satış sitelerinde de İngilizce kitaplar ve e-kitaplar mevcut.
Daha da uygun fiyatlarla ikinci el kitaplar satın almak istersen, Letgo ve GittiGidiyor.com gibi sitelerde de İngilizce kitaplar ve dergiler bulabilirsin.
Eğer dijital kitapları tercih ediyorsan, Project Gutenberg ve Amazon başlamak için iyi yerler.
Okumak için iyi bir zaman ve mekan bul
Dikkatin bölünmeden, rahatsız edilmeden okuyabileceğin bir yer ve zaman seç. Seçeceğin yer sessiz sakin ve iyi aydınlatılmış, uzun bir süre rahat bir şekilde oturabileceğin bir yer olsun.
Yanında bir defterin olsun
Okurken yanında mutlaka bir kalem ve defter bulunsun. Bu sayede okurken karşılaştığın yeni kelimeleri not edebilir veya eğer istersen birtakım notlar alabilirsin.
Şimdi okumaya hazırsın, değil mi?
Ama bir dakika bekle. Okumaya dalmadan önce yapman gereken son bir şey daha var!
Metne göz gezdirmek
Nasıl film izlediğini bir düşün. Sinemaya gidip bir filmi izlemek için para vermeden önce muhtemelen film hakkında bir şeyler öğrenmek istersin. Eğer arkadaşlarından hiçbiri filmi izlemediyse, filmin fragmanını izleyebilir veya gazetelerde, dergilerde ya da çeşitli internet sitelerinde çıkan tanıtım yazılarını okuyabilirsin.
Filmin fragmanı sana izleyeceklerinle ilgili ipuçları verir. Bu şekilde filmi izlemeden önce filmin neyle ilgili olduğuna dair bir fikrin olur.
Metne göz gezdirmenin de mantığı aynıdır.
Metni tamamen, kelime kelime okumak yerine, okumaya başlamadan önce metnin neyle ilgili olduğu hakkında genel bir fikir edinmek için metne hızlıca bir göz gezdirirsin.
Bu alıştırmayı her yapışında bunda biraz daha pratik kazanır ve hızlanırsın.
İngilizce öğrenme amacıyla bir şeyler okurken metne nasıl göz gezdirmen gerektiğine dair birkaç ipucu verelim:
- Başlığı ve ilk paragrafı oku.
- Bütün başlıkları ve alt başlıkları (bazı bölümlerin başında koyu renkle veya daha büyük yazılan yazıları) oku.
- Birkaç paragrafın ilk cümlelerini oku.
- Koyu ve yatık harflerle yazılmış kelimelere, tablolara, resimlere ve listelere (bunun gibi) dikkat et.
- Gözlerini sayfada gezdir ve bilmediğin sözcüklerde dur.
- Metnin ana fikrini anlamaya çalış. 4n1k sorularını, yani şu beş soruyu cevaplayıp cevaplayamadığına bak: Kim, ne, nerede, ne zaman, neden.
- Gözden geçirmeye fazla zaman harcama—en fazla beş dakika yeter!
Bu yazıyı hızlıca gözden geçirmeye çalış. İçerikle ilgili ne öğrenebilirsin? Bir sonraki bölümde İngilizce okuma becerilerini geliştirmek için birtakım özel ipuçları olduğu sonucuna varabilirsin. Haklı da çıkarsın! Devam edelim…
Nasıl Okumalı
Artık mükemmel İngilizce kitabı buldun. Rahat bir yerde oturuyorsun ve bolca da zamanın var. Yanında, elinin altında defterin duruyor.
Şimdi ne yapacaksın?
Şimdi, okuyacaksın!
Aşağıda, okudukça gelişmene yardımcı olacak birkaç ipucu vereceğiz.
Okuma becerilerini geliştirmek için bolca oku
Ne demişler, çalışmak mükemmelliği getirir! Ne kadar çok okursan, okuma konusunda o kadar gelişirsin.
Acele etme
Acele etmeye hiç gerek yok. Ha bir sayfa okumuşsun, ha yüz sayfa, önemli olan bu değil. Önemli olan, okuduğunu anlaman. Yorulursan ara ver. Aklın karıştıysa bir daha oku.
Eğer mümkünse bir sesli kitapla birlikte oku
Eğer okuduğun kitabın bir sesli kitap versiyonu varsa, sesli kitap anlatımıyla birlikte oku. Bunu yapman seni rahat bulduğun okuma hızından biraz daha hızlı bir şekilde okumaya zorlayarak akıcılığını arttırabilir.
Eğer sesli kitabı dinlerken okumak hoşuna gittiyse, FluentU kullanarak öğrenmeyi de denemek isteyebilirsin. FluentU müzik klipleri, film fragmanları, haberler ve ilham verici konuşmalar gibi gerçek dünyaya ait İngilizce videoları alır ve onları kişiselleştirilmiş dil derslerine dönüştürür. Okuma seviyeni ilerletmek için interaktif altyazılardan ve kelime listelerinden faydalanabilir, kelime bilgi kartları (flashcards) kullanabilir ve İngilizceyi her zamankinden daha iyi öğrenebilirsin. İşin en iyi yanı da, FluentU’nun iOS ve Android cihazlar için hazırlanan mobil uygulamaları sayesinde her an her yerde İngilizce çalışmaya zaman ayırabilirsin.
Kelimeleri değil, söz öbeklerini oku
Hiç bir cümlede takılıp aynı cümleyi defalarca okuduğun ve yine de anlamadığın oldu mu? Böyle durumlarda, cümleden biraz uzaklaşmaya çalış. Cümleyi kelimelerden oluşmuş gibi görmemeye çalış. Kelimeleri tek tek okumak yerine, söz öbekleri halinde oku. Her bir kelimenin anlamını tek tek anlamaya çalışma. Bir araya geldiklerinde nasıl bir anlam ifade ettiklerini anlamaya çalış. (Eğer çok fazla bilmediğin kelime çıkıyorsa ve metni okurken sık sık takılıyorsan, bu biraz daha kolay bir kitaba geçmen gerektiğinin bir işareti olabilir.)
Bir bakışta tanıman gereken sözcükleri öğren
Teker teker kelimeler yerine cümleleri bütün haline okumayı öğrenmek için, İngilizcede sight words denilen ve bir bakışta anlaşılması gereken sözcükler öğren. Bu tür kelimeler metinlerde çok sık geçen kelimelerdir. Bu kelimelerin bazılarından oluşan bir listeyi bu internet sitesinde bulabilirsin. Sight words, yani “bakış kelimeleri,” zaten bildiğimiz için bir metni okurken gözlerimizin üzerinden kayıp gittiği, anlamak için duraksayıp vakit harcamadığımız kelimelerdir.
Örnek olarak şu cümleye bir bakalım:
“The cerulean cat is in a tree.”
Bu cümlede yalnızca “cerulean” kelimesinde duraksayıp takılmış olman gerek. Bu arada, “cerulean” kelimesi Türkçede “gök mavisi” demektir. Cümlenin Türkçesi de şöyledir:
“Gök mavisi rengindeki kedi bir ağacın içinde.”
Ne de tuhaf bir kediymiş…
Bağlam ipuçlarından faydalan
Bağlam ipuçlarından faydalanmak demek, bizim için yeni olan bir İngilizce kelimenin anlamını çevresindeki kelimelere bakarak çıkartmak demektir. Eğer bilmediğin bir kelimede takılırsan, kelimenin ne anlama gelebileceğine dair bir ipucu çıkartmak için cümlenin bütününe bakmayı dene.
Örneğin, yukarıdaki kedi cümlesinde “cerulean” kelimesinin ne anlama geldiğini bilmiyor olabilirsin. Fakat en azından bu kelime her ne anlama geliyorsa, kediyi tarif edip tanımladığını çıkartabilirsin. Bilmen gereken tek şey bu olabilir!
Karşına çıkan her yeni İngilizce kelimeye bakmak için durma. Sürekli okumanı bölersen odaklanman çok daha zor olacaktır. Takıldığın bir kelime olursa not edip daha sonra anlamına bakabilirsin. Okurken yalnızca onsuz okuduğun şeyi anlamadığın sözcüklerin anlamlarını kontrol et.
Hayal gücünü kullan
İngilizce okurken, okuduklarını zihninde ana diline çevirmemek zor olabilir. Ama bunu yapma! Bunun yerine, okuduklarını zihninde resmetmeye çalış.
Anlam için oku ve okuduklarının ne kadarını anladığını test et
Okumayı bitirdiğinde, kendine okudukların üzerine düşünmek için birkaç dakika ver. Okuduklarının ne kadarını anladın? Okuduklarını özetlemeye çalış. Bu özeti yazarak yapabilirsin, yüksek sesle yapabilirsin ya da yalnızca aklından geçirebilirsin. Eğer bunu yapamıyorsan, okurken anlam yerine kelimelere fazla odaklanmış olabilirsin. Bir dahaki okuyuşunda kelimelere daha az ve metnin anlatmak istediği şeye daha fazla odaklanmaya çalış.
Okurken bu ipuçlarını takip edersen gittikçe daha da geliştiğini göreceksin!
Okuma Hızın Üzerine Çalışmak
Dil öğrenirken, hızlı bir şekilde okumak yerine okuduklarını anlamaya odaklanmak daha iyidir. Elbette okumanı hızlandırmak istemek için sebeplerin olabilir: Belki okulun için çok fazla okuma yapman gerekiyordur. Belki akıcılığını geliştirmeye çalışıyorsundur.
Sebeplerin ne olursa olsun, eğer hızını gerçekten arttırmak istiyorsan, aşağıdaki önerileri uygulamayı deneyebilirsin:
- Okurken zaman tut. Dakikada kaç kelime okuyabiliyorsun? Kendi okuma seviyendeki bir metnin birkaç sayfasını okuman ne kadar zamanını alıyor? Bir sayfada kaç kelime olduğunu anlamanın kolay bir yolu var: Tek bir satırdaki kelimeleri say ve bu sayıyı sayfadaki satır sayısı ile çarp.
- Her seferinde aynı çeşit metni kullan. Kurgusal olmayan bir makalenin birkaç sayfasını okuman bir gerilim kitabının birkaç sayfasını okumandan daha uzun sürebilir. Eğer gelişimini takip etmek istiyorsan, okuma hızın üzerinde çalışırken her seferinde aynı türden materyal kullan.
- Gerçekçi bir hedef belirle. Şu anki hedefin “daha hızlı” okumak olabilir, fakat ne kadar hızlı okumak istiyorsun? Okuma hızı, yalnızca kağıdın üzerindeki kelimeleri ne kadar hızlı okuduğun meselesi değildir. Bu, ne kadar hızlı bir şekilde okuyup anladığın meselesidir. Bu yazının tümünü bir dakikada okuyabilirsin, ama okumayı bitirince yazıda anlatılan hiçbir şeyi hatırlayamıyorsan, kendini fazla zorluyorsun demektir. Ortada bir yeri hedefle—yani okuduklarının çoğunu anlayabildiğin ama şu anki okuma hızından daha yüksek olan bir hıza ulaşmayı amaçla.
- Okurken kalemini ya da parmağını rehber olarak kullan. Yalnızca yavaş okuyanların yazanları parmaklarıyla takip ettiklerini düşünebilirsin, ancak parmağını ya da kalemini rehber olarak kullanmak, hızını arttırmanın harika bir yoludur. Gözlerin kalemini rahat ettiğin bir hızla takip etsin. Sonra, git gide kalemi daha hızlı oynatmaya başla. Bu, gözlerini okumakta olduğun alana odaklamana yardımcı olacak ve seni, hızını yavaş yavaş arttırmaya zorlayacaktır.
- Her kelimeyi okuma. Okurken, gözlerimiz aynı anda birkaç kelimeyi birden algılar. Gözlerinin daha fazla kelimeyi kapsamasına izin ver ve bütün kelimelere tek tek odaklanma. Bunun yerine, öbekler halinde okumaya çalış.
- İç sesini kapat. İç ses, okurken zihninde duyduğun sestir. Bu ses aslında en hızlı okuma sesine göre çok daha yavaş bir sestir, yani seni yavaşlatır! Zihninden okuma. Kolay görünse de, bu öneri aslında bu listedeki gerçekleştirmesi en zor öneri! Bu sesi susturmak o kadar kolay değil, ama denemeye devam edersen bunu yapmayı öğrenebilirsin.
Okumanın hangi yönünü geliştirmeye çalışıyor olursan ol, bu yazıdaki ipuçları ve öneriler hedefini gerçekleştirmene yardımcı olacak.
Unutma: Öğrenmenin en iyi yolu, pratik yapmaktır. İngilizce okumayı öğrenmek için de, kitap olsun, dergi olsun, internet sitesi veya blog yazısı olsun, eline geçen bütün kaliteli İngilizce materyalleri oku.
Bu yüzden, oku, oku, oku!
Unutmadan, Bir Şey Daha…
Eğer gerçek İngilizce öğrenmekten hoşlanıyorsan, FluentU uygulamasına da bir göz atmalısın. İnternet sitesinde olduğu gibi, FluentU uygulaması da İngilizceyi popüler talk-showlar, akılda kalıcı müzik videoları ve komik reklamlar aracılığıyla öğrenmeni sağlar, aynı burada görebileceğin gibi:
FluentU, İngilizce videoları izlemeyi inanılmaz derecede kolaylaştırıyor. Nasıl mı? Videoların interaktif altyazıları var. Bu sayede, kelimelerin tanımlarını, kelimeyi anlatan bir görseli ve faydalı örnekleri görmek için kelimelerin üzerine tıklaman yetiyor.
Örneğin, “brought” kelimesinin üzerine tıkladığında, şunu görürsün:
Videolardaki bütün kelimeleri kısa sınavlar yoluyla da öğrenebilirsin. Öğrenmekte olduğun kelimelerle ilgili daha fazla örnek görmek için ekranı sola ya da sağa kaydırabilirsin.
Faydalı soruları ve birden fazla örneğiyle FluentU hızlı bir şekilde öğrenmene yardımcı olur. Daha fazlasını öğrenmek için tıkla.
İşin en iyi kısmı ne, biliyor musun? FluentU öğrenmekte olduğun kelimelerin hepsini hatırlar. Öğrendiğin kelimeleri baz alarak sana yeni örnekler ve videolar önerir. Bu sayede tamamen kişiselleştirilmiş bir deneyim yaşarsın.
FluentU’yu internet sitesi üzerinden bilgisayarında ya da tabletinde kullanmaya başla veya, daha da iyisi, iTunes store’dan veya Google Play’den FluentU mobil uygulamasını indir.