
İngilizceyi Çeviri Yaparak Öğrenmek Doğru Mu? Bu İşe Doğru Şekilde Başlamanın ve Doğru Yerde Durmanın Yolları
İngilizceyi çeviri yaparak öğrenmeli misin?
Yoksa yalnızca ve yalnızca İngilizce düşünmeye mi çalışmalısın?
Bunun cevabı o kadar da basit değil.
Elbette beynini ana dili İngilizce olan biri gibi anında “İngilizce moduna” alabilseydin mükemmel olurdu.
Fakat gerçekçi olalım.
İngilizce öğrenmeye yeni başlayanlar için bazen yeni kelimeleri ezberlemenin en hızlı yolu, sözcüklerin kendi ana dilindeki karşılıklarını, yani çevirilerini öğrenmektir.
Bu yüzden bu yazıda başlangıç seviyesindekilerin çeviri yoluyla İngilizce öğrenmek için yapabileceği eğlenceli aktivitelerden bazılarını göstereceğiz. Dil becerilerini güçlendirmek için gerçek İngilizceyi kullanan filmleri ve İngilizce şarkıları nasıl çevirebileceğini öğreteceğiz.
Sonra da sana, çeviri yapmayı bırakman ve doğal olarak İngilizce düşünmeye başlaman için birtakım basit, günlük aktiviteler sunacağız. Etrafındaki her şeyi öğrenme aracı olarak kullanabilmeyi öğreterek İngilizcenin derinliklerine dalmana yardımcı olacağız.
İngilizce Öğrenimine Bu Benzersiz Yaklaşım Çeviri ile Başlıyor, Sonra Immersion Metoduyla Dilin Derinliklerine Daldırıyor
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
Çeviri Yaparak İngilizce Öğrenmek için Kullanışlı Araçlar
Aşağıdaki çeviri aktivitelerini yaparken yaptıklarını kontrol etmek için bazı araçlara ihtiyacın olacak.
Başka bir deyişle, çevirilerinin doğru olduğundan emin olman gerekecek! Bunu da şöyle yapacaksın:
Google Translate
Google Translate’in en çok kullanılan çeviri uygulamalarından biri olduğunu muhtemelen biliyorsundur. Bu uygulama yaklaşık 100 dili anlayıp çevirebiliyor!
Çeviri çalışmanı yaparken sol taraftaki kutucuğa çevirmek istediğin metni yazıyor veya bir yerden kopyalayıp yapıştırıyorsun, elbette dil olarak “İngilizce”yi seçmeyi de unutma. Sağ taraftaki kutucukta ise metni çevirmek istediğin dil, ana dilin, yani bizim durumuzda “Türkçe” seçili olmalı. Sonra da, kendi çevirini Google’ınkiyle karşılaştır!
Google Translate’in kusursuz olmadığını unutmaman önemli. Bu uygulamayı bir rehber olarak kullan, kusursuz bir çevirmen olarak değil. Hatalarını tespit etmek için kendi yaptığın çeviri ile Google’ın versiyonundaki fiil çekimlerini, zamanları, kelime türlerini (isim, sıfat, fiil vb.) ve temel kelimeleri karşılaştır.
dict.cc Apps
dict.cc İngilizce’den çeviri yapabileceğin pek çok dil seçeneğine sahip olan faydalı bir çeviri uygulaması. En çok bir kelimenin hızlı bir çevirisine ihtiyaç duyduğunda faydalanabileceğin bir uygulama bu.
Uygulamayı ücretsiz olarak iTunes Store veya Google Play’den indirebilirsin.
Bu uygulama sana kelimenin kelime türünü de veriyor ve bu sayede bağlama bağlı olarak doğru anlamı seçtiğinden emin olmanı sağlıyor.
FluentU
FluentU İngilizce çeviri aktivitelerin ve İngilizcenin derinliklerine dalmanı ve dil banyosu yapmanı sağlayacak “immersion” öğrenme metodu yoluyla İngilizce öğrenmen konusunda sana yardımcı olabilecek vazgeçilmez bir araç.
FluentU film fragmanları, müzik klipleri, ilham verici konuşmalar ve benzeri gerçek İngilizce kullanan daha pek çok İngilizce videoyu kişiselleştirilmiş dil dersleri haline getirerek sunar. Her bir video interaktif bir video oynatıcısı ile açılır ve etkileşimli altyazıları vardır.
Altyazılardaki herhangi bir kelimenin üzerine tıkladığında video otomatik olarak duraklar ve anında kelimenin tanımını görür ve dil bilgisi ile ilgili birtakım bilgiler edinirsin. Aynı zamanda videonun zor bir bölümünü çabucak yeniden oynatman için “loop” (video oynatma döngüsü) özelliği de vardır.
Bu da, videoda kaldığın yeri kaybetmeden ya da videoyu durdurup tekrar tekrar geriye almak zorunda kalmadan, videoyu izlerken rahatça çeviri yapabileceğin anlamına geliyor (aşağıda bu konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgi bulacaksın). Belirli bir kelimenin ne anlama geldiğinden emin olmadığın zaman ihtiyacın olan bütün bilgiler senin için videonun içinde hazır olacak.
“Immersion,” yani dil banyosu/daldırma metoduyla İngilizce öğrenmeye geçtiğinde, FluentU’nun yine inanılmaz derecede faydalı olduğunu göreceksin! Özgün İngilizce videoları izlerken doğal olarak yeni İngilizce kelimeler öğreneceksin; üstelik FluentU’da öğrendiğin hiçbir şeyi unutmadığından emin olmak için kelime bilgi kartları (“flashcards”), eğlenceli kısa sınavlar ve kelime listeleri gibi başka öğrenme araçları da var.
Burada başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar her düzeye uygun videolar var. İşin en iyi yanı da, FluentU’nun iOS ve Android cihazlar için hazırlanan uygulamaları sayesinde her an her yerde İngilizce çalışmaya zaman ayırabilirsin.
Çeviri Yaparak İngilizce Öğrenmek için Eğlenceli Aktiviteler
Filmlerden Diyalogların Çevirisini Yaparak İngilizce Öğrenmek
İngilizce filmler on yıllardır bütün dünyada popüler. Muhtemelen sen de dublajlı (Türkçe olarak seslendirilmiş) veya altyazılı pek çok İngilizce filme aşinasındır.
Fakat artık filmleri orijinal halleriyle, İngilizce olarak izleyeceğiz ve bu filmleri çeviri alıştırmalarımız için kullanacağız!
Çeviri yaparak İngilizce öğrenmek için hangi türden filmlere odaklanmalıyım?
Başlangıç seviyesindekiler basit, diyalogların sıkça tekrarlandığı filmlerle başlamalılar. Bunun için çocuk filmlerini, çizgi filmleri, romantik komedileri veya süper kahraman filmlerini deneyebilirsin. Dil biraz zorlayıcı gelse de fazla karmaşık değildir. Ayrıca, filmlerin temaları, konuları ve çatışmaları ile kendi hayatın arasında ilgi kurabilirsin.
Örneğin, aşağıdaki birkaç seçeneği değerlendirebilirsin:
- “10 Things I Hate About You” (Senden Nefret Etmemin 10 Sebebi)
- “Toy Story” (Oyuncak Hikayesi)
- “Forrest Gump”
Daha ileri seviyedeki öğrenciler daha karmaşık senaryolara ve diyaloglara sahip filmlere de bakabilirler. “Indie” (İngilizce “independent” kelimesinin kısaltması), yani “bağımsız” filmler biraz tuhaf olmalarıyla bilinirler, filmlerde kullanılan kavramlar daha soyuttur ve diyaloglarda metaforlar ve mecazlar (benzetmeler) daha yoğun olarak kullanılır.
İngilizce altyazıları açıp kendine bugüne kadar öğrendiklerini test etmek için meydan okuyarak kendini gerçek anlamıyla zorlamanın tam zamanı!
Popüler bağımsız filmlere birkaç örnek verelim:
İngilizce film diyaloglarını çevirirken ne yapmalıyım?
Sakın bir filmi baştan sonra izleyip çevirmeye çalışma!
Her seferinde birer sahne seç, ya da hatta bir sahnenin bir kısmını. Filmin olay örgüsü açısından önemli olan sahneleri bulmaya çalış.
Replik replik, yani satır satır ilerle. Videoyu duraklat, çevir, sonra tekrar oynat. Bu alıştırmayı yapmaya devam ettikçe gittikçe daha uzun çeviriler yapmayı deneyebilirsin.
Bir sahneyi çevirmeyi bitirince, eğer ana diline çevrilmiş altyazılarına erişebiliyorsan, çevirini kontrol etmek için bunlardan faydalan. Yalnız unutma ki altyazı çevirisi yapan profesyoneller her bir sahne ve replik için belirli bir karakter sayısına uymak zorunda olduklarından bazen cümleleri kısaltmak zorunda kalabilirler. Çevirin altyazılarla birebir tutmazsa bunu da aklında bulundur. Dublaj çevirisinde işin içine bir de söylenenleri başka bir dilde oyuncuların dudak hareketlerine uydurma mecburiyeti olunca işler iyice değişebiliyor! Bu yüzden altyazıları kontrol etmende fayda var. Eğer filmin Türkçe altyazılarını bulamazsan, yukarıda bahsettiğimiz araçları kullanabilirsin. Film izlemeyi seviyorsan, çeviri yaparak İngilizce öğrenmek senin için daha da keyifli olacaktır.
Şarkı Çevirisi Yaparak Müzikle İngilizce Öğrenmek
Aynı İngilizce filmler gibi, İngilizce şarkılar da dünyanın pek çok yerinden insan tarafından seviliyor. Evde kendi kendine İngilizce müzik dinlemiyor olsan bile, muhtemelen sen de radyo dinlerken İngilizce şarkılara denk geliyor veya süpermarketler, kafeler gibi halka açık yerlerde İngilizce şarkılar duyuyorsundur. Hele bir de İngilizce müzik severim diyorsan, şahane! Aşina olduğun müziklerle çeviri pratiği yapmak ve şarkılardan İngilizce öğrenmek gayet eğlenceli olacaktır.
Çeviri yaparak İngilizce öğrenmek için ne tür müzikler kullanmalıyım?
Popüler İngilizce hit şarkılarla başla. Bunu önermemizin sebebi, genellikle popüler İngilizce şarkıların kendi diline çevrilmiş versiyonlarını bulmanın daha kolay oluşu. Bu da, çeviri yaptıktan sonra kendi çevirini karşılaştırıp düzeltebileceğin bir metin bulabileceğin anlamına geliyor.
Örneğin, Lyrics Translate İngilizceden kendi diline çevrilmiş pek çok şarkı bulabileceğin harika bir araç!
Aynı zamanda, çeviri pratiğinde kullanmak üzere şarkıcının şarkı sözlerini açık ve net bir şekilde telaffuz ettiği şarkılar bulmaya çalışmalısın.
Rap, rock, gospel ve death metal harika müzik türleridir… Ama iş İngilizce sözleri anlamaya ve çeviri yaparak İngilizce öğrenmeye gelince, herhalde bu tür şarkıların en iyi seçenek olmadığını söyleyebiliriz. Bu tür şarkıları dinlerken şarkı sözlerini anlamak çoğu zaman ana dili İngilizce olanlar için bile zordur.
Pop müzikte kelimelerin söylenişi çok daha nettir, ayrıca pop şarkıları genellikle oldukça fazla tekrar içerir. Üstelik bu güncel şarkılarda kendi yaşamından da bir şeyler bulabilirsin. İşte sana birkaç iyi örnek:
-
- Billy Joel’den “Uptown Girl”
-
- Carly Rae Jepsen’dan “Call Me Maybe”
-
- Jason Mraz’den “I’m Yours”
İngilizce şarkı sözlerini çevirerek İngilizce öğrenmek için ne yapmalıyım?
Film alıştırmasında olduğu gibi, bütün şarkıyı bir seferde çevirmeye çalışma. Bunu yapmaya çalışırsan işin altından kalkamayacakmış gibi hissedebilirsin.
Bunun yerine, şarkının nakaratını seç (yani şarkının birkaç kez tekrarlanan kısmını; İngilizcede nakarat “chorus” demektir). Bu tekrarlar sayesinde yalnızca nakarattaki şarkı sözlerini değil, şarkının bütününü anlaman kolaylaşır çünkü nakaratta genellikle şarkının ana fikrine dair bir şeyler söylenir.
Bir dizeyi çevirmeyi bitirmeden diğerine geçmemeye çalış -tabi dizeler birbiriyle bağlantılı değilse-, çeviri yapmaya alıştıkça daha büyük kısımlar halinde çeviri yapabilirsin.
Bunlara ek olarak, şarkı sözlerinde anahtar kelimeler aramak da önemlidir. Önce bu önemli kelimeleri çevirmeye çalışıp çevirini kontrol edebilir ve ardından satır satır çevirmeye devam edebilirsin. Bu, çeviri alıştırması sırasında kafanın karışmasını ve kaldığın yeri şaşırmanı engelleyecektir.
Genellikle şarkının anahtar kelimelerinin çoğu nakarat bölümünde olur, fakat şarkının geri kalan kısmında sıkça tekrarlanan veya şarkının adında geçen kelimeler de önemli kelimeler olabilir.
İngilizce ile Ana Dilin Arasında Çeviri Yapmayı Ne Zaman Bırakmalısın
Siz neden bahsediyorsunuz? Daha az önce bana çeviri yaparak nasıl İngilizce öğreneceğim üzerine tüyolar vermiyor muydunuz?!
Evet, evet. Öyle yapıyorduk.
Daha önce de bahsettiğimiz gibi, başlangıç seviyesindeyken İngilizce ile ana dilin arasında çeviri yapmak genellikle gereklidir. İngilizcenin temellerini anlamana ve kelime dağarcığı oluşturmaya başlamana yardımcı olabilir.
Fakat öğrenme sürecin boyunca sırtını sürekli çeviri yapmaya dayamaya devam edersen dilini geliştirme konusunda sıkıntı yaşarsın. Sürekli iki dil arasında çeviri yapmaya çalışırsan doğal İngilizce cümleler kuramaz, ya da farklı durumlarda hangi İngilizce kelimeleri kullanmanın doğru olduğunu tam olarak anlayamazsın.
Bu yüzden, artık İngilizce ile Türkçe arasında çeviri yapmayı bırakmanı sağlayacak aktiviteler üzerine konuşacağız.
Hazırlık olarak, çeviri yapmayı nasıl durduracağın üzerine genel yönergeler ve ipuçları veren aşağıdaki videolara bir göz at.
-
- “İngilizce telaffuz öğretmeni Heather Hansen’dan, “How to Stop Translating and Start Speaking English Naturally!” (“Çeviri Yapmayı Nasıl Bırakır ve İngilizceyi Nasıl Doğal bir Şekilde Konuşmaya Başlarsın!”)
-
- Go Natural English’ten “How to Stop Translating in Your Head and Start Thinking in English Like a Native” (“Zihninde Çeviri Yapmayı Nasıl Durdurur ve Ana Dilin İngilizceymişçesine İngilizce Düşünmeye Nasıl Başlarsın”
Telefonunun Dil Ayarlarını İngilizceye Çevir
Ortalama bir Amerikalının telefonuna günde 80 kez baktığını biliyor muydun?
Eğer bir akıllı telefonun varsa, muhtemelen bunu sen de yapıyorsun!
Bu aslında gün boyunca etrafını İngilizce ile çevreleyip kendini İngilizceye kaptırman için mükemmel bir fırsat yaratıyor. Bunun için telefonunun dil ayarlarını İngilizceye çevirmen yeterli.
Telefonunun özelliklerinin çoğuna zaten aşina olduğundan, bu yöntem kafanı fazla karıştırmadan ya da sürekli sözlüğe veya çeviri uygulamasına bakmadan yeni kelimeler öğrenmenin eğlenceli bir yoludur.
Hatta tek kuruş harcamadan kendine yeni bir telefon almışsın hissi bile verebilir!
İngilizce “Chat” Yapmaya ve Mesajlaşmaya Başla
Kısa mesajlardan Twitter iletilerine ve e-postalara, dijital olarak haberleşmek için epey zaman harcıyoruz.
Bu yüzden, artık bunu İngilizce yapmaya başlaman gerek!
Peki, ama internette İngilizce yazışarak sohbet edebileceğin, yani “chat” yapacağın ve mesajlaşabileceğin İngilizce bilen kişileri nereden bulacaksın?
İnternette İngilizce pratiği yapmak için ana dili İngilizce olan veya İngilizce bilen kişileri bulabileceğin inanılmaz uygulamalar ve internet siteleri var. Elbette eğer ailende veya arkadaş çevrende İngilizce bilen veya öğrenmeye çalışan birileri varsa onlarla İngilizce konuşmaya da başlayabilirsin. Birbirinizden bir şeyler öğrenme fırsatına sahip olmak çok hoşunuza gidecek, emin ol. Ayrıca yaptığınız hatalar konusunda birbirinize karşı dürüst olabilir ve birbirinize utanmadan soru da sorabilirsiniz.
Ayrıca, telefonunun dil ayarlarını İngilizceye çevirdiğin için, telefonun mesajlarındaki yazım ve dil bilgisi hatalarını da otomatik olarak bulup düzeltecek! Şahane, değil mi?!
Evinin Çeşitli Yerlerine Kelime Etiketleri Yerleştir
Sink (lavabo), bed (yatak), door (kapı), closet (dolap).
Bunlar, her gün etrafımızda görüp üzerine pek fazla düşünmediğimiz gündelik objeler. Peki, ama bu basit ev eşyaları üzerine İngilizce konuşabilir misin?
Evinin çeşitli yerlerine İngilizce kelime etiketleri yapıştırmak gün içerisinde çalışmaya ekstra zaman harcamadan temel ve önemli İngilizce kelimeleri öğrenmeni sağlayacak. Bu etiketleri günlük rutininin bir parçası olarak sıklıkla göreceğin için bu yeni kelimeleri çabasızca öğreneceksin.
Evindeki herhangi bir nesnenin İngilizce adını yapışkanlı bir not kağıdının üzerine yazıp nesnenin üzerine yapıştırman yeterli!
Sadece, evinde aynı anda kaç etiket olması gerektiği konusunda akıllı davran. Bütün evi etiketlerle donatmak çok cazip görünüyor olabilir, ama sayıları ne kadar artarsa, onları fark etmen ve ezberlemen o kadar zorlaşır. Bir seferde aşağı yukarı 10 etiket yapıştırmaya çalış ve her bir kelimeyi iyice öğrendikten sonra bu etiketleri kaldırıp yeni nesnelerin üzerine 10 yeni etiket yapıştır.
Kendi Kültürüne Ait Klasik Bir Kitabı İngilizce Oku
Çocukluğunda dinleyip okuduğun peri masallarını ve fablları hatırlıyor musun?
Bunlar, İngilizce okuma macerana başlamak için ideal kitaplardır.
Belki çocukluğunun eski kitaplarının birebir İngilizce çevirilerini bulamayabilirsin, ama hikayeleri neredeyse tıpatıp aynı olan ya da onlara çok benzeyen başka kitaplar bulabilirsin. Zaten pek çok fabl ve masal dünyanın pek çok yerinde anlatıla anlatıla evrenselleşmiştir, bunların bazılarının İngilizce orijinallerini de okuyabilirsin.
Kitaplara erişmek için Project Gutenberg (ücretsiz e-kitapların olduğu bir site) veya Amazon Books (devasa bir kütüphane içeriğine sahip bir site) gibi internet sitelerine bakmayı deneyebilirsin.
Hikayelerin ana dilindeki versiyonlarını muhtemelen bildiğin için, İngilizce versiyonları da kafanı çok karıştırmaz. İngilizce kelimelerle hikayelerdeki yerler, betimlemeler ve eylemler arasında çağrışım yoluyla bağlantı kurabileceksin.
Bu yolla İngilizce öğrenmenin harika bir sebebi de, çocuğuna, yeğenine, kuzenine veya hayatındaki başka küçüklere İngilizce masal okuma şansına sahip olabilecek olman!
Sonuç olarak, çeviri yaparak İngilizce öğrenmek zaman ve sabır isteyen bir iş, ama hazır olduğunda, yuvadan uçup bu yolla öğrendiğin bütün bilgileri gerçek dünyada kullanabilirsin!