sarkilarla-ingilizce-ogren

Şarkılarla İngilizce Öğrenin! Kelime ve Dil Bilgisi Öğrenmek için 21 İngilizce Şarkı

Beyoncé ve Adele‘in harika İngilizce öğretmenleri olduğunu, şarkılarla İngilizce öğrenmenin mümkün olduğunu biliyor muydunuz?

Michael Jackson’ın, The Beatles’ın ve Elvis Presley’in meşhur klasik şarkılarının İngilizce dil bilgisi öğrenmek için birebir olduğuna inanabiliyor musunuz?

Şarkılarla İngilizce öğrenmek yalnızca öğrenmeyi eğlenceli hale getirme meselesi değil—felsefe meselesi.

Kadim filozof Eflatun şöyle demiş: “Müzik eğitimi diğer bütün eğitimlerden çok daha tesirli bir araçtır çünkü ritim ve armoni ruhunuzun derinliklerine işler.”

Elbette, Eflatun binlerce yıl önce yaşamış, bu yüzden bu sözü bize bugün biraz karmaşık gelebilir. Sanırım Eflatun aynı şeyi Twitter’da söylemeye çalışsaydı, söz şöyle bir şey olurdu: “Müzik şahanedir çünkü bizi duygulandırma gücüne sahiptir.”

İngilizce öğretmeni olarak, şarkıları sınıflarımda mümkün olduğunca fazla kullanmaya çalışırım.

Derslerimde müziği kullanmaktan zevk alıyorum, daha önemlisi, öğrencilerim de bundan zevk alıyor. Yabancı şarkılarla dil öğrenen insanların sayısı hiç de az değil.

Bugün, İngilizce öğrenmenize yardımcı olabilecek 21 harika İngilizce şarkıya bakacak – ve onları dinleyeceğiz!

Önce, belirli konularla ilgili pek çok iyi kelime içeren şarkılara bakacağız. Sonra, İngilizcedeki bazı önemli dil bilgisi yapılarına ve bu yapıları içeren İngilizce şarkılara daha yakından bakacağız.

Bu Şarkılarla İngilizce Öğrenmenin Yolları

Bu makaleyi ve makalede ele alınan şarkıları İngilizcenizi geliştirmek için kullanmanızın iki ana yolu var.

Eğer aktif olarak öğrenmek istiyorsanız, şarkıları dinlerken bir yandan da şarkı sözlerini okuyarak takip edebilirsiniz. Bu makaledeki her bir şarkının videosuna ve sözlerine giden bir bağlantı var. Eğer bu makalenin kelimeler bölümündeyseniz, bulduğunuz yeni kelimelerin bir listesini yapabilir, özellikle de dinlediğiniz şarkının hedeflediği konuyla ilgili kelimelere odaklanabilirsiniz. Eğer bu makalenin dil bilgisi bölümündeyseniz, şarkıların bahsedilen yapıları ne zaman kullandığına dikkat edebilir ve sonra bağlantıları takip ederek bu yapılara çalışmak için daha fazla alıştırma yapabilirsiniz.

Ya da hiçbir not almadan şarkıları yalnızca dinleyebilirsiniz. Şarkılardaki İngilizce kelimeleri ve dil bilgisi yapılarını tamamıyla otomatik olarak özümsemiş olmayacaksınız, fakat şarkıları pasif olarak dinleyerek bile ne kadar çok şey öğrenebileceğinizi bilseniz şaşırırdınız. Üstelik eğer ilginizi çeken bir şey duyarsanız, şarkıya daima geri dönüp kelimeler ve yapılar hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Bu şarkıları nasıl kullanırsanız kullanın, büyük ihtimalle onlardan İngilizceye dair bir şeyler öğreneceksiniz.

Sizin için pek çok farklı türden ve yıldan şarkılar seçmeye çalıştım, bu yüzden umarım hoşunuza giden bir şeyler bulursunuz.

İngilizce kelime hazinenizi geliştirmeye yardımcı olabilecek bazı şarkılarla başlayalım.

21 Popüler Şarkıyla İngilizce Öğrenmeye Başlayın!

İngilizce Kelimeler Öğrenmek için Seçtiğimiz Şarkılar

Elbette sözlü olan her şarkı kelime haznenizi bir şekilde geliştirmenize yardımcı olacaktır. Özel birtakım kelime gruplarına ait sözcükler içerdiklerinden sizin için faydalı olabilecek birkaç şarkı seçtim. Her bir konuyla ilgili şarkıyı vermenin yanı sıra kelimeleri üzerine biraz yorum da yapacağım.

1. “Friday I’m in Love” Söyleyen: The Cure

Konu: Haftanın günleri

Video | Şarkı Sözleri

Yeni bir dil öğrenirken hemen herkesin ilk öğrendiği şeylerden biri haftanın günleridir. Eğer haftanın günlerini bilmezseniz, plan yapmak ya da günlük rutininiz üzerine konuşmak neredeyse imkansızdır.

İster haftanın günlerini öğrenmek size kolay gelsin ister zor, yine de The Cure grubunun ’80’lerde popüler olan bu şarkısından keyif alacaksınız. Sözlerin bir kısmı biraz kafa karıştırıcı olabilir (en azından benim için öyle), fakat en azından haftanın günleri şarkıda doğru sırada, bu yüzden onları karıştırmazsınız!

Genellikle haftanın günlerini öğrenmek zor değildir, fakat bazı öğrencilerim “Wednesday” (Çarşamba) ve  “Thursday” (Perşembe) kelimelerini telaffuz ederken zorlanıyor ve Tuesday (Salı) ve Thursday’i (Perşembe) karıştırıyorlar.

2. “We’re Going to Be Friends” Söyleyen: The White Stripes

Konu: Okul ve Çocukluk

Video | Şarkı Sözleri

Bu şarkı bize, genç ve masum olmanın nasıl bir his olduğunu hatırlatıyor.

Şarkının çok basit bir sound’u var ve şarkı sözleri çocukların okulda yaptığı şeylerden bahsediyor. Örneğin, hecelemeyi öğrenmekten, kitaplardan, kalemlerden ve üniformalardan bahsediyor.

Bu şarkının orijinal versiyonunun video klibi (yukarıda gösterilen) güzel, fakat yalnızca gitar çalan bir adamı (Jack White) ve koltukta oturan bir kızı (Meg White) gösteriyor.

Eğer daha görsel bir video isterseniz, bu şarkının Jack Johnson versiyonuna ve  bir hayranı tarafından hazırlanmış videosuna bir göz atabilirsiniz; bu videoda geçen kelimeler için epeyce görsel kullanılmış.

3. “You’re My Best Friend” Söyleyen: Queen

Konu: Dostluk

Video | Şarkı Sözleri

Muhtemelen milyonlarca aşk şarkısı vardır, fakat dostluk üzerine yazılmış çok daha az şarkı var gibi görünüyor.

Bu şarkının adında bile “best friend” yani “en iyi arkadaş” sözü geçse de, bu şarkı da romantik bir dostluk üzerine.

Şarkıda Queen’in solisti Freddie Mercury bazen işlerin zorlaştığını ancak ne zaman ihtiyacı olsa arkadaşının yanında olduğunu söylüyor. Bu şarkı sadakatle ilgili. Freddie arkadaşının “iyi günde kötü günde” (“in rain or shine”) “yanında olduğunu”  (“stood by”) söylüyor; yani ona her durumda destek olduğunu.

Bu şarkı dostların birbirleri için yapmaları gereken şeyleri güzel bir şekilde hatırlatıyor.

4. “I’ve Been Everywhere” Söyleyen: Johnny Cash

Konu: Yerler ve Coğrafya

Video | Şarkı Sözleri

Johnny Cash suçlular ve zor hayatlar yaşayan insanlar hakkında country şarkılar söylemesiyle ünlü bir şarkıcıydı. Bu şarkıyı aslında Johnny Cash yazmamıştı ama şarkının en ünlü olan versiyonu buydu.

Johnny bu şarkıda  otostopçu (hitchhiker) bakış açısıyla bir hikaye anlatıyor. Bir kamyon otostopçuyu alır ve otostopçu kamyon şoförüne gittiği tüm yerleri anlatır.

Şarkının sözleri oldukça hızlı ama bu da eğlencenin bir bölümü. Johnny şarkıda yaklaşık 100 tane şehir, eyalet ve ülke ismi sayıyor, bakalım kaç tanesini anlayabileceksiniz! Farklı yerler için kullanılan kelimeler çok ilginç fakat bir o kadar da güzel, çünkü şarkıyı dinlediğinizde değişik yer isimlerinin nasıl kafiyeli kullanıldığını fark edebiliyorsunuz. (Örneğin, “Oklahoma”, “La Paloma” ile, “Colorado” ise “Eldorado” ile kafiyeli).

5. “Just a Girl” Söyleyen: No Doubt

Konu: Cinsiyet İlişkileri

Video | Şarkı Sözleri

Öncelikle, “gender” (cinsiyet) kelimesi temelde “male” (erkek) ya da “female”(kadın) kelimelerine ve her birinin tipik özelliklerine atıfta bulunur.

Toplumun erkeklere ve kadınlara nasıl farklı davrandığı hakkında birçok farklı şarkı vardır.

Pink’in “Stupid Girls”  şarkısı bu konuyla ilgili güzel bir şarkıdır. Ayrıca, Lady Antebellum’un da “Just a Girl” adında bambaşka bir şarkısı vardır. Beyonce’nin şarkısı “If I Were a Boy” da harika bir şarkıdır ama ondan bu makalede daha sonra bahsedeceğiz. Konu cinsiyet olduğunda şahsen benin favorim No Doubt’ın bu şarkısıdır.

Bu şarkıda Gwen Stefani (solist) toplumun kadınları zayıf gördüğü ve insanların sanki kadınlar acizmiş gibi davrandığı için ne kadar kızgın olduğunu anlatıyor. Bu kızgınlığı ifade etmek için çok iyi kelimeler kullanıyor ve insanların ona sanki esaret altındaymış (in captivity) gibi gözlerini dikip baktıklarını (stare) söylüyor.

Şarkıda geçen bir diğer söz öbeği ise, “I’ve had it up to here.” Türkçede “burama kadar geldi,” diye ifade edilebilecek bu söz son derece yorgun ve öfkeli olduğunuzu ve bu durumu artık daha fazla kabullenmeyeceğinizi anlatıyor.

6. “Bad Luck” Söyleyen: Social Distortion

Konu: Batıl inançlar

Video | Şarkı Sözleri

Derste batıl inançlar (supersitions) hakkında konuştuğumuzda sınıfta geçen diyaloglar beni her zaman şaşırtır. İlginç kültürel konulardan biri olan batıl inançlarla ilgili çok sayıda kelime vardır.

Tabii ki batıl inançlar hakkında Europe’ın “Superstition” şarkısı dahil olmak üzere bir çok başka şarkı da vardır. Stevie Wonder’ın şarkı sözleri batıl inançlarla ilgili bazı şeylerden bahseder, Europe’ın şarkısı ise daha çok şarkıcının batıl inançlı olmadığını konu alır.

Bu şarkının sözleri ise batıl inançlardan çok şansa yer veriyor ama yine de içinde çok güzel kelimeler kullanılıyor. Şarkıcı pokerde, bilardoda ve genel olarak hayatta her zaman kaybettiğini, şansının kötü olduğunu anlatıyor ve kara kediler, kırık aynalar gibi batıl inançlardan ve her zaman blues söylediğinden (“sing the blues,” ki bu da onun her zaman üzgün olduğunu gösterir) bahsediyor.

7. “Black or White” Söyleyen: Michael Jackson

Konu: Hoşgörü

Video | Şarkı Sözleri

İtiraf ediyorum: “Bu şarkıyı her zaman çok sevdim – Michael Jackson’ın “Dangerous” albümü, kendi paramla aldığım ilk kasetti! Ama bir öğrencim yakın bir zamanda bu şarkıyı sınıfta bize dinletene kadar şarkının sözlerini hiç anlamamıştım.

Şarkının mesajı net. Siyah, beyaz ya da başka bir ten rengine sahip olmamız fark etmez. Hepimiz eşitiz. Şarkının sözlerini anlamak biraz zor olabilir (benim gibi anadili İngilizce olan biri için bile) ama videoyu izlediğinizde şarkının verdiği mesaj daha net olarak anlaşılıyor. Videoda sözleri anlamınızı kolaylaştıracak birçok faydalı görsel kullanılmış.

Eğer videonun ilk iki dakikasını izlemeye sabredebilirseniz hemen sonrasında şarkı başlıyor ve Michael Jackson’ı dünyanın farklı yerlerinden gelen değişik ırklardan insanların arasında dans edip şarkı söylediğini görüyorsunuz. Videonun sonunda bu insanların farklı renkte ve cinsiyette insanlara dönüştüğü görülüyor.

Şarkının, dünyada fiziksel olarak birçok farklı insan olmasına rağmen herkesin eşit olduğunu anlatan güzel bir mesajı var.

8. “Don’t Mug Yourself” Söyleyen: The Streets

Konu: İngiliz İngilizcesi Argosu ve Telaffuz

Video | Şarkı Sözleri

“Don’t Mug Yourself” şarkısı veya The Streets adındaki rapçının söylediği herhangi bir şarkı için tam anlamıyla de İngiliz diyebiliriz, en azından benim gibi bir Amerikalı için durum böyle. İngiliz İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasındaki farkları daha iyi duymak ve görmek istiyorsanız, bu şarkı iyi bir örnek olabilir.

Şarkıcı şarkıda beğendiği kıza nasıl hitap edeceği hakkında konuşuyor, ama arkadaşı onu kendisini gülünç duruma düşürmemesi konusunda uyarıyor.

Şarkının ilginç bir telaffuzu var ve şarkının sözlerinde işinize yarayabilecek birçok argo kelime kullanılıyor, fakat dikkat edin, aralarında bazı kötü kelimeler de mevcut.

İngiliz İngilizcesinde yaygın olarak kullanılan, fakat Amerikan İngilizcesinde kullanımı çok yaygın olmayan iki (temiz) kelime şöyle: Birinden ya da bir şeyden hoşlandığınızı ifade eden “like”  yerine İngiltere’de kullanılan “fancy” ve “oi” (birinin sözünü kesmek veya dikkatini çekmek için kullanılır).

İngilizce Dil Bilgisi Öğrenmek için Seçtiğimiz Şarkılar

Tıpkı kelime bölümünde olduğu gibi, sözleri olan her şarkıda dil bilgisi de vardır.

Ama eğer özellikle İngilizce dersinde öğrendiğiniz belirli yapılar için daha fazla örnek arıyorsanız, ne yapacaksınız? İhtiyacınız olan buysa, doğru yerdesiniz!

Her şarkı için dil bilgisi yapısının adını, yapının açıklamalarına ulaşabileceğiniz bağlantıları ve şarkının yapıyı nasıl kullandığına dair birkaç örnek vereceğim.

9. “Dust in the Wind” Söyleyen: Kansas

Yapı: Present Simple Tense (Geniş Zaman)

Video | Şarkı Sözleri

Muhtemelen geniş zamanı (“present simple tense” ya da “simple present”) zaten biliyorsunuzdur. Bu, İngilizcede öğrenilen ilk yapılardan biridir ve sıklıkla yapılan şeyleri anlatmak için ya da insanların veya nesnelerin özellikleri hakkında konuşmak için kullanılır. Eğer bu yapıyı tekrar etmek isterseniz English Page ve British Council’s Learn English sitelerinde bu konuda açıklamalar ve örnekler bulabilirsiniz.

Bu şarkı, yaşamı veya ölümü kontrol edemeyişimiz ve sonunda her şeyin toza dönüşmesiyle ilgili. Sözlerin neredeyse tamamı geniş zamanda ama en öne çıkan satırlar şunlar:

  • All my dreams pass before my eyes
    Bütün hayallerim gözlerimin önünden geçer
  • Don’t hang on, nothing lasts forever
    Bekleme, hiçbir şey sonsuza dek sürmez

10. “Since You’ve Been Gone” Söyleyen: The Outfield

Yapı: Present Perfect Tense (Yakın Geçmiş Zaman)

Video | Şarkı Sözleri

Bu şarkı, kendisini terk eden birini özleyen bir erkek hakkında ve bu erkek bu şarkıda terk edildiğinden beri neler yaptığını anlatıyor.

Bu şarkı ayrıca “present perfect” diye adlandırılan geçmiş zaman türünü öğrenmek için de ideal.

Present Perfect Tense’i geçmişte başlayan ve kendisi ya da etkileri halen devam etmekte olan şeyleri anlatmakta kullanırız. Öznelerle (I”, “you,” “we” vb.) birlikte kullanılan “have” yardımcı fiili genellikle kısaltılır (örneğin, “I have” yerine “I’ve” denir) ve buna şarkı sözlerinde çok rastlanır.

Şarkıda geçen bazı “present perfect tense” örnekleri:

  • Since you’ve been gone
    Sen gittiğinden beri
  • I’ve just been fooling around
    Etrafta aylak aylak dolaşıyorum
  • You’re not the only girl I’ve ever had
    Şimdiye kadar birlikte olduğum tek kız sen değilsin

English Page ve British Council sayfalarında bu dil bilgisi yapısı hakkında açıklamalar bulabilirsiniz. Bu yapıyı kullanan U2’nun “I Still Haven’t Found What I’m Looking For” şarkısı gibi başka harika şarkılar da var.

11. “And She Was” Söyleyen: Talking Heads 

Yapı: Continuous/Progressive Tenses (süreklilik gösteren zamanlar)

Video | Şarkı Sözleri

Aslına bakarsanız, İngilizcede birkaç tane süreklilik gösteren zaman bulunur ve bu zamanlar “continuous” veya “progressive” diye adlandırılırlar. Geçmiş zaman, geniş zaman ve gelecek zaman için “continuous tense”ler olduğu gibi, aynı zamanlar için “perfect continuous tense” yapıları da vardır.

Burada durum biraz karmaşık bir hal alıyor, bu yüzden genel olarak present continuous (şimdiki zaman – geniş zamanda “to be” fiili ve “-ing” eki birlikte kullanılır) ve past continuous (şimdiki zamanın hikayesi – geçmiş zamanda “to be” fiili ve “-ing” takısı kullanılır) içeren bir şarkı seçtim.

Şimdiki zamanı tekrar etmek isterseniz English Page ve British Council sayfalarına göz atabilirsiniz. Ayrıca burada ve burada past continuous ile ilgili açıklamalar bulabilirsiniz.

Şarkıdan “present continuous”a birkaç örnek:

  • She’s making sure she is not dreaming
    Rüya görmediğinden emin oluyor (burada iki örnek var)
  • Now she’s starting to rise
    Şimdi yükselmeye başlıyor

Birkaç “past continuous” örneği:

  • She was lying in the grass
    Çimlerin üzerinde yatıyordu
  • The world was moving
    Dünya hareket ediyordu
  • She was drifting through the backyard
    Arka bahçede süzülüyordu

12. “Summer of ’69” Söyleyen: Bryan Adams

Yapı: Past Simple Tense (Geçmiş Zaman)

Video | Şarkı Sözleri

Biz “past simple tense”i (geçmiş zaman) geçmişte olup bitmiş şeyleri anlatmak için kullanırız. Diğer bir deyişle, bu eylemler tamamlanmıştır. English Page ve British Council’s page sitelerinde bu konuyla ilgili bilgiler bulabilirsiniz. “Simple past” orta düzey öğrencilerinin ilk öğrendiği şeylerden biridir, çünkü bu zaman çok yaygın olarak kullanılır.

Öğrencilerin genellikle bu konuyla ilgili zorlandığı nokta, İngilizcedeki düzensiz fiillerin geçmiş zaman hallerini ezberlemektir. Eğer düzensiz fiillerin ne olduğundan emin değilseniz, şöyle özetleyebiliriz: Düzenli fillerin geçmiş zaman halleri “-ed” ile biter fakat düzensiz fillerin geçmiş zaman halleri birbirinden çok farklıdır.

İngilizcedeki düzensiz fillerin çoğunu kapsayan tablolar mevcut, ama bu filleri zaman içinde bol bol tekrar etmeli ve ezberlemelisiniz. Neyse ki düzensiz fiilleri öğrenmenize yardımcı olacak birkaç ipucu var.

Bu şarkıda Bryan Adams geçmişi ve gençken arkadaşlarıyla birlikte yaptıkları şeyleri hatırlıyor. Şarkının bir kısmı şimdiki zamanda geçiyor ama büyük bir bölümü de geçmiş zamanda geçiyor.

Düzenli fiillerin kullanıldığı birkaç örnek:

  • That summer seemed to last forever
    O yaz hiç bitmeyecekmiş gibi geliyordu
  • We needed to unwind
    Gevşemeye ihtiyacımız vardı

Düzensiz fiillerin kullanıldığı birkaç örnek:

  • I got my first real six-string, [I] bought it at the five and dime
    İlk gerçek gitarımı aldım, onu bir ucuzluk mağazasından aldım
  • We were young and restless
    Gençtik ve yerimizde duramuyorduk
  • When you held my hand, I knew it was now or never
    Elimi tuttuğunda anlamıştım, ya şimdi olacaktı ya da asla

13. “Ready to Run” Söyleyen: The Dixie Chicks

Yapı: Future Tenses (Gelecek Zamanlar)

Video | Şarkı Sözleri

İngilizcede gelecekten bahsetmenin birçok farklı yolu var. Burada hepsinden ayrıntılı bir biçimde bahsetmeyeceğiz, ama en çok kullanılanları şöyle:

  • “Going to” yapısı (“to be” fiili + “going to” + bir fiil)
  • Present continuous (daha önce bahsetmiştik), geleceğe dair bir zaman zarfıyla birlikte kullanıldığında.

Ben bu liste için, Dixie Chicks’in “Ready to Run” şarkısını seçtim çünkü şarkıda bu yapıların birkaç tanesi kullanılıyor. Fakat Bruce Springsteen’in “The Land of Hopes and Dreams” şarkısını da dinlemenizi tavsiye ederim.

“Ready to Run” şarkısından gelecek zaman örnekleri:

  • I’m gonna be ready
    Hazır olacağım (“going to” yapısı konuşma dilinde bazen “gonna” olarak da kullanılır)
  • I’ll buy a ticket to anywhere
    Herhangi bir yere bir bilet alacağım (future simple – basit gelecek)

14. “We Can Work It Out” Söyleyen: The Beatles 

Yapı: Modal Verbs (Yardımcı Fiiller)

Video | Şarkı Sözleri

“Modal verbs” (“modal auxiliaries” veya kısaca “modals” diye de adlandırılırlar), yani yardımcı fiiller birçok farklı anlama gelebildikleri için  kafa karıştırıcı olabilirler.

Özetle fiilden önce kullanılan bir “modal verb,” olasılık, zorunluluk, izin alma vs. ifadeleri olarak kullanılabilir. Bu yardımcı fillerin yaygın olarak kullanılanları can, will, must, may, should, need to, have to ve might kelimeleridir ama başka yardımcı fiiller de mevcuttur. British Council sitesinde konuyla ilgili güzel açıklamalar var. Bu yapılar hakkında birkaç alıştırma yapmak istiyorsanız English Page sitesine bakabilirsiniz.

Bu yardımcı fiiler çok yaygın kullanıldıkları için her şarkıda en az bir tane modal verb geçer. Benim derslerde kullanmayı sevdiğim şarkı ise Beatles’ın “We Can Work It Out” parçası. Bu şarkıda kullanılan “modal verb” örnekleri:

  • Do I have to keep on talking till I can’t go on?
    Devam edemeyecek hale gelene kadar konuşmaya devam etmek zorunda mıyım?
  • Our love may soon be gone
    Aşkımız yakında bitebilir
  • We can work it out
    Bunu yürütebiliriz
  • Only time will tell if I am right
    Haklı olup olmadığımı yalnız zaman gösterecek

15. “Always On My Mind” Söyleyen: Elvis Presley 

Yapı: Perfect Modals (Geçmiş Zamanda Yardımcı Fiiller)

Video | Şarkı Sözleri

Artık biraz daha karmaşık İngilizce dil bilgisi yapılarına girmeye başlıyoruz.

“Perfect modals” ya da “past modals” denilen yapılarda, önceki bölümde anlattığımız “modal”lar, yani yardımcı fiillerden biri, geçmiş zamandan bahsetmek için kullanılır. Yani şu yapıyı kullanmanız gerekir:

  • bir “modal,” yani yardımcı fiil + “have” + past participle

Learn American English Online ve Espresso English sitelerinde bu konuda daha fazla açıklama bulabilirsiniz.

Pek çok şarkı geçmiş zamandan bahsettiğinden, çoğu şarkıda “perfect modal” yapısı kullanılır. Benim en sevdiklerimden biri, Elvis Presley tarafından meşhur edilen “Always On My Mind” şarkısı. Bu şarkıdaki “perfect modal” örnekleri şöyle:

  • Maybe I didn’t treat you quite as good as I should have
    Belki sana olması gerektiği kadar iyi davranmadım
  • Little things I should have said and done, I just never took the time
    Söylemem ve yapmam gereken şeyler için hiç zaman ayırmadım

16. “Thinking Out Loud” Söyleyen: Ed Sheeran

Yapı: Conditionals (koşul cümleleri)

Video | Şarkı Sözleri

Koşul cümlelerini (conditionals) muhtemel eylemlerden ve bu eylemlerin sonuçlarından bahsetmek için kullanırız. Bu cümleleri genellikle dört türe ayırırız:

  • Zero Conditional
  • First Conditional (“present/future real,” yani “şimdiki/gelecek zamanda gerçek koşullar” da denir)
  • Second Conditional (“present unreal,” yani “şimdiki zamanda gerçek dışı koşullar” da denir)
  • Third Conditional (“past unreal” yani “geçmiş zamanda gerçek dışı koşullar” da denir)

Koşul cümlelerinin genellikle iki kısmı vardır: Bir koşul ve bir sonuç.

Bu konu karmaşıklaşabilir, bu yüzden bu bölümde kafanızı karıştırmamak için konuyu basitçe ele alacağız. Koşul cümleleriyle ilgili daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, English Page sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

First conditional yapıları gerçek olasılıklardan bahsetmek için kullanırız, genellikle gelecek zamanda. Normalde, koşul “present tense,” yani geniş zamanda ve sonuç da “future tense,” yani gelecek zamanda kullanılır.

Bu konuyu sınıfta anlatırken, Cyndi Lauper’ın “Time After Time” şarkısından faydalanmayı severim; fakat öğrencilerim genellikle Ed Sheeran’ın “Thinking Out Loud” şarkısını seviyorlar. Bu şarkıyı Ed, sevdiği bir kişiye söylüyor ve gelecekte ilişkilerinin nasıl olacağını merak ediyor. Bu şarkıdaki “first conditional” kullanılan cümlelerden bazıları şunlar:

  • When my hands don’t play the strings the same way, I know you will still love me the same
    Ellerim telleri aynı şekilde çalmadığında, senin beni aynı şekilde seveceğini biliyorum
  • When your legs don’t work like they used to before […], will your eyes still smile from your cheeks?
    Bacakların eskisi gibi çalışmadığında […], gözlerin hala yanaklarına kadar gülümseyecek mi?

17. “If I Were A Boy” Söyleyen: Beyoncé

Yapı: Second Conditional (2. tip koşul cümleleri)

Video | Şarkı Sözleri

“Second conditional” yapıları gerçek dışı (hayali) olasılıklardan ve şimdiki zamanla ilgili sonuçlarından konuşmak için kullanırız. Bu biraz karmaşıktır çünkü çünkü cümlenin koşul kısmı “simple past,” yani geçmiş zamanla ifade edilir, sonuçta ise “would” ile birlikte bir fiil kullanılır.

Örneğin, şöyle diyebilirsiniz: “If I were tall, I would be uncomfortable in my small car.”
“Uzun boylu olsaydım, küçük arabamda rahatsız olurdum.”
Bu örnekte, gerçeklik arabamın küçük olduğu, benimse uzun boylu olmadığım; yalnızca farklı bir gerçeklik hayal ediyorum.

Beyoncé’nin “If I Were A Boy” şarkısı buna çok iyi bir örnek. Şarkıda Beyoncé eğer erkek olsaydı neler yapacağını ve toplumun ona nasıl farklı davranacağını hayal ediyor. Yani, bütün şarkı büyük bir “second conditional” cümlesi, burada ise bazı örneklerini gösteriyoruz:

  • If I were a boy, I think I could understand how it feels to love a girl
    Eğer erkek olsaydım, sanırım bir kızı sevmenin nasıl bir his olduğunu anlayabilirdim
  • If I were a boy, I would turn off my phone
    Eğer erkek olsaydım, telefonumu kapatırdım

18. “If It Hadn’t Been For Love” Söyleyen: Adele

Yapı: Third Conditional (3. tip koşul cümleleri)

 Video | Şarkı Sözleri

“Third conditional” geçmişteki eylemlerden söz etmek için kullanılır —fakat bu durumlar gerçek değildir, yani biz işlerin aslında olduğundan daha farklı bir şekilde gerçekleşseler sonucun nasıl olacağını hayal ederiz. Bu yapı ileri seviye öğrencilerine göredir ve öğrencilerimin öğrenirken en çok zorlandığı konulardan biridir.

Adele’in şarkısı “If It Hadn’t Been For Love” (şarkının the Steeldrivers tarafından seslendirilen orijinal versiyonu da harikadır) bu yapıyı sevdiği adamı öldüren bir kadından söz ederken kullanıyor. Şarkıyı hapishaneden söylüyor ve sevdiği adamı nasıl ve neden öldürdüğünü anlatıyor. Şarkının neredeyse tamamı “third conditional” yapıyla yazılmış ve şu dizeleri örnek olarak verebiliriz:

  • [I] never woulda hitchhiked to Birmingham if it hadn’t been for love (“woulda,” günlük konuşmada “would have” demenin bir yoludur)
    Eğer aşık olmasaydım Birmingham’a asla otostop çekmezdim 
  • [I] woulda been gone like a wayward wind if it hadn’t been for love
    Eğer aşık olmasaydım ters bir rüzgar gibi gitmiş olurdum

19. “Hope You Never” Söyleyen: Tom Petty

Yapı: Hope Phrases (Umut İfadeleri)

 Video | Şarkı Sözleri

İngilizcede umutlardan, dileklerden, hayallerden ve arzulardan söz etmenin pek çok farklı yolu vardır. Bu bölümü koşul cümlelerinin arkasına koydum çünkü normalde umutlarımızdan bahsederken “first conditional” yapıyı kullanırız, dileklerimizden söz ederken ise “second conditional” kullanırız.

Biliyorum, bu tuhaf bir durum, çünkü kelimeler iki şekilde de aynı anlama gelse de, dil bilgisi yapıları bazen işi tuhaf bir hale sokuyor.

Umutlarınızdan bahsetmenin yaygın bir yolu, iki isim ya da özne kullanmaktır. Bu yapıda ilk kişi umut ediyordur, ikinci kişi ise o umudun konusudur. Örneğin, şöyle bir cümle kurabiliriz: “I hope I pass my exam.” / (Ben) umarım sınavımı geçerim.
Şöyle bir cümle de kurabiliriz: “I hope she passes her exam.” / (Ben) umarım (o) sınavını geçer.
Dikkat ederseniz, iki durumda da fiiller “simple present,” yani geniş zamanda.

Tom Petty’nin “Hope You Never” şarkısı, umut etmekle ilgili güzel ifadeler içeren bir şarkı. Aslında üzücü bir ayrılık şarkısı olsa da, şu gibi bazı iyi umut cümleleri de içeriyor:

  • I hope you treasure your independence
    Umarım bağımsızlığının kıymetini bilirsin
  • I hope you never fall in love with somebody like you
    Umarım asla senin gibi birine aşık olmazsın

20. “Stressed Out” Söyleyen: Twenty-One Pilots 

Yapı: Wish Phrases (Dilek İfadeleri)

Video | Şarkı Sözleri

Dileklerden bahsetmenin de farklı yolları vardır, fakat yaygın olan yollarından biri, umutlarla ilgili olan son bölümdekine çok benzer.

Yine cümlemizde iki insandan bahsedebiliriz; ilki dileği diler, ikincisi de dileğin konusudur. En büyük fark ise, dileklerin gerçek dışı (imkansız) oluşudur, bu yüzden, durumun gerçek olmadığını belirtmek için ikinci fiili geçmiş zamanda (past tense) kullanıyoruz.

Bu, kulağa biraz kafa karıştırıcı gelebilir, ancak Twenty-One Pilots’ın “Stressed Out” şarkısında bu yapının pek çok örneğini görebilirsiniz:

  • I wish I had a better voice that sang some better words
    Daha iyi sözler söyleyen daha iyi bir sesim olmasını dilerdim / Keşke daha iyi sözler söyleyen daha iyi bir sesim olsaydı
  • I wish I didn’t have to rhyme every time I sang
    Her şarkı söylediğimde kafiyeli sözler söylemek zorunda kalmamayı dilerdim / Keşke her şarkı söylediğimde kafiyeli sözler söylemek zorunda kalmasaydım
  • [I] wish we could turn back time to the good ol’ days
    Zamanı geri döndürüp eski iyi günlere dönebilmemizi dilerdim / Keşke zamanı geri döndürüp eski iyi günlere dönebilseydik

21. “Simple Man” Söyleyen: Lynyrd Skynyrd

Yapı: Reported Speech (Dolaylı Anlatım)

Video | Şarkı Sözleri

Daha önce, “third conditional” yapısının öğrencilerimin en çok zorlandığı konulardan biri olduğunu söylemiştim, fakat “reported speech,” yani “dolaylı anlatım” konusu İngilizce öğrenenlere ondan çok daha zor gelebilir. “Reported speech,” “indirect speech” ya da “dolaylı anlatım” kafa karıştırıcı olabilir, fakat bu yapının nasıl kullanılacağının tam açıklamasını English Page sayfasında bulabilir ve konuya çalıştıktan sonra alıştırma da yapabilirsiniz.

Bu konuyla ilgili hatırlamanız gereken şey, başka birinin söylediği sözleri tekrar ediyor olduğunuz. “Reported speech,” kullandığımızı, yani bir başkasının sözlerini “rapor ettiğimizi, aktardığımızı” anlatmanın en yaygın yolu, fiilleri geçmiş zamana çevirmektir.

Tekrar belirteyim, bu konu bundan daha karmaşıklaşabilir, fakat Lynyrd Skynyrd’ın “Simple Man” şarkısı, öğrencilerime”reported speech” pratiği yaptırmak istediğimde kullanmayı sevdiğim bir şarkı. Bu şarkıda, bir adam annesiyle yaptığı bir konuşmayı anlatıyor. Örneğin:

  • Mama told me when I was young, “Come sit by me, my only son, and listen closely to what I say, and if you do this, it’ll help you some sunny day.”
    Annem bana ben küçükken şöyle dedi: “Gel, yanıma otur, tek oğlum, ve söylediklerimi dikkatle dinle, eğer bunu yaparsan, sözlerim sana güneşli günlerde yardımcı olabilir.”

Bu aslında “doğrudan,” kişinin ağzından, tırnak işaretleri (“) içinde yapılan bir anlatım, yani “dolaylı” değil. Fakat eğer bu cümleyi “dolaylı anlatıma” çevirmek istersek, şöyle bir cümle ortaya çıkar:

  • His mother told him when he was young to go sit beside her. She told him to listen closely to what she said and that if he did that, it would help him some sunny day.
    Annesi o küçükken ona gidip yanına oturmasını söylemiş. Annesi ona söylediklerini dikkatle dinlemesini ve eğer bunu yaparsa sözlerinin ona güneşli günlerde yardımcı olabileceğini söylemiş.

Bu şarkı doğrudan (direct) konuşma tipinde yazılmış olsa da, bu tür cümleleri “reported speech,” yani dolaylı anlatım cümlelerine çevirmek için iyi bir aktivite kaynağı.

 

Artık şarkılarla nasıl İngilizce öğreneceğinizi biliyorsunuz, elinizde şahane şarkılar da var. Şimdi tek ihtiyacınız olan şey, müziğin sesini açıp öğrenmeye başlamak.

Şahane şarkılarla İngilizce öğrenirken bir yandan da müziğin tadını çıkarın!


Ryan Sitzman  Kosta Rika’da İngilizce ve bazen de Almanca öğretiyor. Sitzman öğrenme, kahve, seyahat, diller, yazma, fotoğraf, kitaplar ve filmler konusunda tutkulu, tamı tamına aynı sırayla olmasa da. Onun hakkında daha fazla şey öğrenmek ve kendisiyle iletişim kurmak Sitzman’ın kişisel internet sitesi olan Sitzman ABC’yi ziyaret edebilirsiniz.

Enter your e-mail address to get your free PDF!

We hate SPAM and promise to keep your email address safe

Close