
İngilizce Film Sahneleri ile Dil Öğrenimini İlerlet
Farz et ki bir boksör olmak için çalışıyorsun.
Çoğu insanın İngilizce konuşmayı öğrenmeye çalıştığı gibi nasıl dövüşüleceğini öğrenmeye çalıştığını düşün. Ringe çıkmadan önce içinde alıştırmalar olan birkaç kitap okuyorsun.
Muhtemelen bu en iyi fikir olmazdı, öyle değil mi?
Nasıl dövüşeceğini öğrenmek için muhtemelen önce biraz pratik yapman gerekirdi. Aynı zamanda profesyonelleri izleyerek ve ringde kullanmak için onların bazı hareketlerini kopyalayarak biraz zaman geçirmek de isterdin. Yani, diğer bir deyişle becerilerini bileyerek.
Peki bu, İngilizce öğrenirken neden farklı olsun ki?
Eğer İngilizce konuşmak istiyorsan, o halde İngilizce konuşmaya odaklan (sadece okumak yerine).
Bazıları yıllar boyunca İngilizce öğrenir. Tüm gramer kurallarını ve zaman yapılarını bilirler ama sıra konuşmaya geldiğinde ve bir sohbeti sürdürmekte zorlanırlar.
İngilizce becerilerini geliştirmeye devam ederken son derece değerli olduğunu göreceğin kaynaklardan biri de filmlerdir. Akıcı konuşabilmek için İngilizce diyaloglara ve bir konu içerisinde işlevsel İngilizce kullanımına odaklanarak uzun saatler geçirmen gerekecek ve İngilizce film sahneleri bunu yapmanın harika bir yoludur.
Daha da önemlisi, eğer İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamıyorsan, İngilizce film sahneleri izlemek belki de gerçek hayatta dil kullanımını görmenin tek yolu olabilir.
Download: This blog post is available as a convenient and portable PDF that you can take anywhere. Click here to get a copy. (Download)
İngilizce Film Sahneleri ile Dil Öğrenmenin Faydaları
İngilizce film sahneleri ile dil öğrenmek gerçekten mümkün. İşte sana sağlayacağı faydalardan bazıları:
- Bu diyaloglar İngilizce öğrenenlere yönelik hazırlanmamıştır. Ama diyalogun bir senaryosu vardır ve yabancı dil öğrenenler için sulandırılmamış ya da basitleştirilmemiştir. Bu nedenle, film izlerken İngilizce öğrenmek, İngilizceyi gerçekten konuşulduğu gibi duymana yardımcı olacaktır. Ve havaalanında anons yapar gibi konuşan bir sesi dinlemek yerine gerçek insanları izleme ve dinleme fırsatını bulacaksın. Onların ses tonlarının nasıl değiştiğini dinleyecek ve beden dillerini izleyeceksin.
- Grameri ilgili durum içinde dinleyeceksin. Sadece yeni ifadeler ve deyimleri nasıl kullanacağını öğrenmekle kalmayacak, aynı zamanda ilgili durumu da dahi iyi anlayacaksın. Kendi kendine kaç defa şunu söylediğini sayamayacaksın: “Aaa, şimdi ___ dediği zaman ne anlatmak istediğini anladım!”
- Öğrenilecek bol miktarda harika sözcük bilgisi var. Belki orijinal dilinde filmler izlemeye başlamadan önce “sinirli” (“angry”) sözcüğünün sadece bir karşılığını biliyordun, ama insanların bu duyguyu ifade etmekte kullandığı tek sözcük bu değildir. Film sahnelerinin her yerinde argoya rastlayacaksın. “Fed up” (bıkkın), “cranky” (aksi), “off the hook” (kaçık) olmak ve daha önce karşılaşmadığın ama gerçek insanların sıkça kullandığı sayısız diğer deyim, sözcük ve ifade duyacaksın.
- Görüntüleri öğrenmekte olduğun ifadeler, sözcükler ve gramer ile bağdaştırmaya başlayacaksın. Eğer bir filmde aktörlerin bir halkayı yok etmeye çalıştığı bir sahne varsa halka (“ring”) sözcüğünü hatırlamak daha kolay olacaktır.
- Motivasyon anahtardır! Motivasyonun, İngilizceyi başarılı bir şekilde öğrenebilmen için en önemli faktörlerden biridir. Orijinal dili İngilizce film sahneleri izlemek, öğrenme sürecini eğlenceli ve keyifli hale getirir.
Nereden İngilizce Film Sahneleri İzleyebilirim?
FluentU
Gerçek şu ki, internette çok sayıda film kaynağı bulunur ve bunları bulmak için uzaklara bakman gerekmez. En iyi film sahneleri ve fragmanlardan oluşan bir koleksiyonun yanı sıra İngilizce öğrenimine yönelik diğer videoları tam burada, FluentU’da bulabilirsin.
Bu videolar zorluk seviyelerine göre (başlangıçtan anadil seviyesine) başlıklara (sanat ve eğlence, sağlık ve yaşam tarzı, vb.) ve formatlara (video blog, haberler, programlar, vb.) ayrılmıştır—böylelikle kolaylıkla gezinebilir ve seviyene ve ilgi alanına uygun mükemmel bir şey bulabilirsin.
Kolaylıkla öğrenmen ve anlaman için videolardaki her bir sözcük, içeriğe uygun bir tanım, bir fotoğraf, ses kaydı ve birden fazla cümle ile birlikte sunulur. Hatta bir sözcüğe tıklayabilir ve bunun site içerisindeki diğer videolarda nasıl kullanıldığını görebilirsin. En iyisi ise iOS ve Android uygulamaları ile istediğin her zaman çalışabilecek olman.
Mango Premiere
Mango Premiere, bir film oynatılırken hem yazılı metni hem de konuşulan İngilizceyi altyazılar ile anlamana yardımcı olan yeni bir yöntemdir.
Mango Premiere bunu iki şekilde yapmaktadır: “Movie Mode” ve “Engage Mode”. “Movie Mode” filmi altyazılarıyla birlikte oynatır, böylece gördüğün ve işittiğin sözcükleri eşleştirmeye başlayabilirsin. “Engage Mode” ise kare kare bu film sahnesi boyunca ilerlerken sana bilgi verir ve testler yapar.
Bu hizmet aynı zamanda kelime oyunları ve alışılmamış espriler gibi anlaşılması güç durumları anlayabilmen için sana kültürel notlar verir.
Netflix, Fleex and Chill
Netflix, dünya üzerinde en geniş film veri tabanına sahiptir. İçinde kendi İngilizce seviyene uygun olan en iyi filmleri bulabileceğin binlerce film sunmaktadırlar. Hem eğlen hem de konuşma becerilerini geliştirmek için altyazıları kullan.
Fleex ise altyazıları hafifçe değiştirerek ve anlama düzeyin geliştikçe nihayetinde altyazıları kaldırarak bunu bir sonraki aşamaya çıkartmak için basit ama etkili bir çalışma aracı sunmaktadır. Fleex Netflix uyumludur, yani en sevdiğin filmleri izlerken doğal bir şekilde dil öğrenebilirsin.
YouTube
Senin de bileceğin üzere YouTube üzerinde İngilizce öğrenmek ile ilgili binlerce video bulunur. Bunlara ek olarak, İngilizce yeni sözcükler, ifadeler ve tümceler öğrenmek için popüler filmler ve videolardan bol miktarda sahne de bulabilirsin.
Örneğin, Shahmir Ali YouTube kanalı üzerinde film sahnelerine dayalı harika bir İngilizce ders kompilasyonu sunuyor. Herhangi bir sahneyi izleyebilir, onu tekrar altyazılarıyla birlikte izleyebilir, anahtar kelimeleri çalışabilir ve en sonunda da orijinal klibi gözden geçirebilirsin.
British Council Film
British Council sitesi İngilizce becerilerinin geliştirilmesi için film ve medya prodüksiyonlarından faydalanır. Öğrenciler kısa filmler izleyebilir, sahnelere dayalı pek çok aktivite yapabilir ve aynı zamanda dinleme becerilerini de geliştirebilirler.
Her sahne için ilk başta kendini bazı hazırlık görevleri ile zorlayabilir ve daha sonra da sahneyi izleyerek bu sahneye dayalı bazı egzersizler çözebilirsin. Eğer dinlediğini anlama konusunda sorunlar yaşıyorsan her zaman senaryoyu okuyabilirsin.
TED Talks
Filmlerden hoşlanmıyor musun? Bunun alternatifini dene: TED Talks. TED (Teknoloji, Eğlence, Tasarım) konferansları 2006 senesinden bu yana internette ücretsiz olarak izlenebiliyor.
TED Talks ile dünyanın her yerinden anadili İngilizce olan konuşmacıların bilimsel, kültürel ve akademik konular hakkında yaptıkları konuşmaları dinleme fırsatına sahipsin.
Şu anda izleyebileceğin 1.900’den fazla TED Talks mevcut ve her bir konuşmanın okuyabileceğin deşifre metni bulunuyor. Gerçekten ilgini çeken bir konu hakkında bir konuşmayı seç ve yeni sözcükler öğrenmenin yanı sıra dinlediğini anlama ve telaffuz becerilerinin de geliştiğini göreceksin.
Artık İngilizce öğrenmek ve konuşma becerilerini geliştirmek için film sahnelerini nereden bulacağını öğrendiğine göre, bunu nasıl yapacağına bir göz atalım.
İngilizce Film Sahneleriyle Dil Öğrenmek için 5 Basit Adım
1. Doğru Filmden Doğru Sahneyi Seçtiğine Emin Ol
Bu son derece önemli bir adımdır. Bu filmi seyrederek uzun zaman geçireceksin, bu yüzden gerekiyorsa binlerce defa seyredebilmek için bu filmden yeterince keyif almalısın.
Eh, belki de binlerce defa değil. Ama bunu tekrar tekrar izleyeceksin, bu yüzden bu filmi sevmen en iyisi. Kullanılan İngilizceyi hatırlamak ve replikleri çalışmak için bunu günlere ve haftalara yayılmış bir süre içerisinde çok defa izleyeceksin. Bilgiyi bu şekilde aldığın zaman bu öğrenmende önemli ilerlemeler ile sonuçlanır.
Pratik yapmak için hangi filmi seçeceğine karar vermekte zorlanıyor musun? Sana yardım için buradayız.
Eğer daha fazla yardıma ihtiyacın varsa, işte en sevdiğim film sahnelerinden bazıları ve bunların hem eğitici hem de eğlenceli olmalarının nedenleri.
“Inglourious Basterds”
Bu sahnenin ilginç olmasının üç nedeni var. Birincisi, Albay Hans Landa (Christoph Waltz) ileri seviye ve anlaşılır bir İngilizce konuşuyor. Deneyimli öğrenciler dahi “single-handedly” (tek başına) ya da “prospect” (olasılık) gibi sözcüklerin anlamlarını sözlükten aratmak isteyebilirler.
İkincisi, bu diyalog Üsteğmen Aldo Raine’ın (Brad Pitt), arkadaşlarınla günlük konuşmalarda kullanabileceğin basit bir sözcük olan “Bingo!” gibi bir ifadeyi doğru yerde nasıl kullanıldığını göstermesi ile sonlanıyor.
Son olarak, Albay Hans Landa’yı canlandıran aktör, akıcı İngilizce (ve Fransızca) konuşabilen bir Alman vatandaşı. Filmde bu üç dili anlaşılır bir şekilde konuşuyor. Bu nedenle, İngilizce öğreneler için tam bir rol modeli.
Christoph Waltz’ın İngilizce konuştuğu her sahneyi izlemeni ve anlamadığın sözcükleri not almanı tavsiye ederim—bunların sayısı fazla olabilir—böylece bunların tanımlarına daha sonra göz atabilirsin.
“Groundhog Day”
Bu sahnenin özellikle eğitsel olduğunu düşünüyorum. Bu, yeni tanıştığın herkesle yapabileceğin basit bir konuşma—bir sohbet için zemin hazırlamak adına pek çok soru içeriyor.
“Groundhog Day” filmi, Phil’in (Bill Murray) önemli bir ders çıkarana kadar aynı günü tekrar tekrar yaşamasını konu alıyor. Bu da filmin sürekli olarak tekrarlanan pek çok replik ve diyalog içerdiği anlamına geliyor. Ve daha önce de belirttiğimiz üzere tekrarların önemli olduğunu biliyoruz.
Seçtiğin sahneleri tekrar tekrar izle. Bunları sınıf arkadaşlarınla ya da arkadaşlarınla izle. Bu replikleri ezbere söyleyebilene ve altyazılara bakmadan söyleyebilene kadar izle.
2. Hikayeyle Dikkatini Ver
Bu filmi daha önce izlemediysen bu önemli bir adımdır. Artık kullanacağın filme karar verdiğine göre, şimdi filmde neler olup bittiğini anlamaya odaklanmanın zamanıdır. Hikayeyi bilmek, dil pratiği yapmaya odaklanmanı ve İngilizce diyalog ve replikleri takip etmeni kolaylaştıracaktır.
Eğer filmin konusunu takip edememekten endişelenirsen dile odaklanamazsın. Neyse ki altyazıların büyük yardımları olur.
Özellikle başlangıç seviyesindeysen film sahnesini öncelikle altyazılarla izle. Nihayetinde bunu altyazısız izleyeceksin ama bunu yapmadan önce sahneyi yeterince anlayabiliyor olman gerekir.
Her alıştırmada filmin tamamını izlemen gerekmediğini unutma. Yukarıda listelenmiş olan kaynakların çoğunda doğrudan en sevdiğin sahnelere geçebilir ve İngilizce ve diğer pek çok dilde altyazı kullanabilirsin.
3. Altyazılarla Oyna
Filmi izledin ve hikayeyi ve filmde neler olduğunu anladın. Ayrıca geri dönüp üzerinde çalışmak için birkaç iyi sahne de belirledin.
İşte sevdiğin sahnelere geri döndüğün zaman altyazılarla oynamanın bazı yolları:
Sahneleri İngilizce Altyazılarla İzle
İngilizce altyazılar bir dile pasif olarak maruz kalmanın harika bir yoludur. Favori İngilizce film sahnelerini izlerken İngilizce altyazıları etkinleştir ve bunları gittikçe daha sık kullandığını, yeni sözcükler ve nihayetinde de cümleler öğrendiğini göreceksin.
başka bir avantajı ise, orijinal dili İngilizce filmler ve bunların altyazıların diğer herhangi bir dilden daha fazla bulunabilmesidir. Orijinal dili İngilizce olan film koleksiyonları diğer dillere göre çok daha geniştir.
İkili altyazıları kullan
İngilizce altyazı kullanmak genellikle daha iyi olsa da, eğer başlangıç seviyesindeysen bunlarla ilk başta zorlanabilirsin. Bu durumda ikili altyazıları kullan: hem İngilizce hem de kendi dilinde altyazıları etkinleştir.
Ama uyarmayı da unutmayalım, ikili altyazılar daha fazla öğrenme şansı verse de çoğu zaman bu iki altyazıyı bir sahneyi izlerken okumak için yeterli zamanın olmaz. Sadece İngilizce altyazıları izlemeye odaklanabilir ve çevirisine ihtiyacın olduğu zaman anadilindeki altyazılara bir göz atabilirsin.
Çoğu video oynatıcı ve platformda ikili altyazılarla izleme seçeneğini etkinleştirmenin belirli yolları vardır ama ne yazık ki bu yöntem o kadar da yaygın değildir.
4. Altyazıları Kapat ve Kendini Drama Ver
Bu en az bisikletinin eğitim tekerleğini çıkarmak kadar zor olabilir. Ama tıpkı o zaman olduğu gibi bunun karşılığını alacaksın. Bana güven! Altyazılara bakmaksızın İngilizce öğrenmenin farklı yollarını dene.
Bir sahneyi izlerken yapmayı en sevdiğim şeylerden biri de aktörler daha söylemeden bir sahnedeki repliği söylemektir. Alternatif olarak ise bu sahneyi “oynayabilirsin”. Yani aktörlerle aynı zamanda replikleri söyleyebilirsin. Telaffuzlarını, duygularını ve hareketlerini taklit edebilirsin.
Ve son olarak, bu sahneyi kullanabilir ve kendini bu sahneyi canlandırırken kaydedebilirsin. Sesini, telaffuzunu ve akıcılığını aktörlerinkiyle karşılaştır.
5. Biraz Eğlen
Tebrikler! Artık en sevdiğin sahneleri izlerken aktörlerin ne dediklerini altyazılar olmadan anlayabiliyorsun.
Bunları arkadaşlarınla birlikte tekrar izlemekten çekinme (tabi eğer bunu istiyorlarsa) ve kültürel referanslar, deyimler veya ifadeleri tartışın.
Hatta kendini ve arkadaşlarını test de edebilirsin! Film sahnelerini oyunlar ve testlerle birleştirdiğin zaman öğrendiklerinin aklında kalacağından emin olabilirsin.
Üç ya da dört film izledikten sonra herkesin kendi favori repliklerini seçmelerine (ya da en sevdikleri sahneyi tarif etmelerine) izin ver ve bunu bir parça kağıt üzerine yaz. Bu kağıtlar katlanır ve bir kase (şapka ya da bir kupa) içerisine koyulur. Oyuncuların her biri sırayla bir kağıt parçası seçer ve replikleri okur. Doğru filmi ilk kim tahmin ederse bu kağıdı alır. Oyunun sonunda en çok kağıda sahip olan oyuncu oyunu kazanır.
Ve işte bu kadar! İngilizce konuşmak elbette bir önceliktir ama bu, bunu yapmanın sıkıcı olması gerektiği anlamına gelmez. İngilizce film sahneleri, öğrenmek için uzun zaman boyunca çalıştığın bütün bu becerilerle pratik yapmanın keyifli ve eğlenceli bir yoludur.
Gabriel Goyo dil öğrenimi hakkında yazılar yazar ve modern diller öğretmenidir ama bir ninja olmak gibi daha güvenli bir iş seçmenin onun için daha iyi olup olmayacağını düşünmekten kendini alıkoyamaz.